Reşat Nuri Erol
31 MART 2019 SEÇİM SONU YORUMU!
2.04.2019
4093 Okunma, 8 Yorum

 

31 MART 2019 SEÇİM SONU YORUMU!

Evet…

Bu ve benzeri…

Nice seçim yorumları…

Ya da ADÇ(*)’nın asıl gerekçeleri…

(*) ADÇ: Adil Düzen Çalışanlarının çalışma ve yorumları...

*

“Enfal Suresi 46. ayet tecelli oluyor, onu yaşıyoruz…” Kemal Öztürk

*

“Birbirinizle çekişmeyin, sonra içinize korku düşer, gücünüz elinizden gider.” (Enfal, 46)

*

AYETİN TAMAMI ŞÖYLE: "Veatî’û(A)llâhe verasûlehu velâ tenâze’û fetefşelû veteżhebe rîhukum(s) vasbirû inna(A)llâhe me’a-ssâbirîn(e) / Allah'a ve Peygamberine itaat edin; çekişmeyin, yoksa korkar başarısızlığa düşersiniz ve kuvvetiniz gider. Sabredin, doğrusu Allah sabredenlerle beraberdir."

*

GAZETE YAZARI KEMAL ÖZTÜRK böyle demiş bugünkü yazısında…

https://www.yenisafak.com/yazarlar/kemalozturk/ne-demek-lazim-gelir-bilmiyorum-2049867

Detayları yazısında okuyabilirsiniz...

*

Bize göre...

Biz Adil Düzen Çalışanlarına göre...

Sebepler bambaşka ve bunları hep hatırlatıyoruz...

Süleyman Karagülle'nin günlük yorumları, haftalık yazıları yeterlidir...

Daha fazlası ve çok özel, öz, özenli ve en önemlisi İLMÎ VE KUR'ANÎ olanlar ise...

Sitemizdeki seminer notlarında, yazılarda, makalelerde, dosyalarda, kitaplarda ve videolarda...

www.akevler.org

https://www.youtube.com/channel/UCFo3tKrGvXdcWpcpSXwpLfg

 

***

 

“Enfal Suresi 46. ayet tecelli oluyor, onu yaşıyoruz…”

“Birbirinizle çekişmeyin, sonra içinize korku düşer, gücünüz elinizden gider.” (Enfal, 46)

GAZETE YAZARI KEMAL ÖZTÜRK böyle demiş bugünkü yazısında…

Okuyalım…

 

***

 

Ne demek lazım gelir bilmiyorum

02 Nisan 2019, Salı

Yazacak o kadar çok şey olmasına rağmen, yazmakta zorlandığım ilk yazım olacak sanırım. Neyi, nasıl söyleyelim, ne demek lazım gelir, bir türlü karar veremedim. Kelimeler havada uçuşuyor, cümleler düzensiz nizamda.

Ne söylemek istediğimi biliyorum. Yapılacak çok analiz var. Sandıktan çıkan çok mesaj var biliyorum. Belki de siz okuyucularım böyle bir analiz bekliyorsunuz.

Ancak kafamdaki düşünceleri kelimelere giydirmek, cümlelerde nizama sokmakta zorlanıyorum. Zira son derece duygusalım.

Zihnimin tüm kargaşası içinde, iki şey mıh gibi çakılı duruyor. Sanırım son 20 günde seçim sahasını dolaştığım her yerde, bu iki konu hep dilimden döküldüğünden olsa gerek.

Erzurum’da karlı Palandöken’in eteklerinde, bir grup dertli adamla otururken en son dillendirmiştim bu iki şeyi.

Bize ne oldu? Partimize ne oldu? Seçmene ne oldu?... Sorular havada uçuşurken, benden siyasi bir analiz bekleyen bu arkadaşlara ilk söylediğim şey, “Enfal Suresi 46. ayet tecelli oluyor, onu yaşıyoruz” demek oldu. Şaşırdılar. Dinleyince hak verdiler.

İşte şu anda kafamda mıh gibi çakılı duran ve beni etkisine alan şey bu.

Sanırım son yıllarda en çok etkilendiğim ve her fırsatta çevremdekilere anlattığım ayet budur:

“Birbirinizle çekişmeyin, sonra içinize korku düşer, gücünüz elinizden gider.”

Ankara’da, henüz AK Parti içinde büyük tartışmaların olmadığı zamanlarda, partinin üç önemli ismi, Erdoğan, Gül, Arınç’ın etrafındaki danışmanların ya da kadroların birbiriyle uğraştığı zamanlarda başlamıştım bu ayeti söylemeye.

“Siyasetin ve bürokrasinin doğasında bu çekişme vardır” derlerdi bana. Bense hep buna itiraz ederdim.

Onları ikna edeceğimize, onlar hepimize bu hastalığı bulaştırdı. Partinin büyükleri de bu hastalığı iyileştireceklerine, görmezden geldi. Sonunda muhteris insanların başlattığı bir hastalık, önce gizliden tüm bünyeye yayıldı, sonra da ilk krizde ortaya çıktı.

Gezi olaylarıyla başlayan krizden beri, AK Parti içinde birbiriyle uğraşan, bu çekişmeden kişisel çıkar elde etmeye çalışan ve bu karmaşayı daha çok tahrik edenlerin yüzünden, Enfal 46. ayetin tecelli edeceğini düşündüm hep.

Son yıllarda Ankara’ya geldiğimde ayetin ilk kısmının gerçekleştiğini gördüm. “İçinize korku düşer…” Konuşmaya, bir söz söylemeye, gördüğü yanlışa yanlış demeye, eleştirmeye korkan arkadaşlarımı gördüm. Kimse kimseye güvenmiyordu, kimse riskli hiçbir şey yapmıyordu.

İşte o günde, şimdi kafamda mıh gibi çakılı olan ikinci kelime belirdi zihnimde: Üzgünüm.

“Üzgünüm ama Enfel Suresi 46. ayetin tecellisini yaşıyoruz…” Bu cümleyi kaç defa kurdum, kaç defa söyledim, kaç defa yazdım hatırlamıyorum. Dün seçim sonuçları üzerine bu ayeti yeniden yazdım Twitter hesabımdan. Birisi, iki yıl önce aynı şekilde yazdığım tivitin kopyasını gönderdi. Biraz uğraşsa 5 yıl önce yazdığımı da bulabilirdi belki.

Duygusallık benimkisi… Analizlerine önem verdiğim bir profesör dostum aradı yazı esnasında. “Sosyal medyada paylaşımlarından üzgün olduğunu görüyorum. Oysa bu sonuçlar ülkemiz için daha iyi şeyler yapmamıza fırsat verecek inşallah” dedi.

“Bizim AK Parti ve Erdoğan’la ilişkimiz başka türlüydü. Biz bu işe siyaseten bakmadık hiç. Duygusallığımız bundan olsa gerek” dedim.

Öyleyiz. Benim gibi, AK Parti’nin ilk on yılında yüzlerce insan bu partiye ve liderine politik açından hiç bakmadı. Biz yüz yıldır beklediğimiz büyük hayalleri gerçekleştirecek bir fırsatı verdi Allah bize diye sarıldık bu işe.

Ülke kazanacak, millet kazanacak ve sonunda ümmet kazanacak… İnsanlığa anlatacak bir derdimiz ve sözümüz vardı yani. Böyle baktık bu işe. Allah bize bir fırsat verdi de biz bunu nasıl değerlendirdik?...

Şimdi üzgünüz…

Türlü iftiralara, ahlaksızlıklara, karalamalara, adaletsizliklere maruz kaldığımız için değil üzüntümüz inanın. O büyük hayale inanmış Mısır’dan Filistin’e, Malezya’dan Bosna’ya kadar milyonlarca insana artık söyleyecek bir sözümüz kalmadığı için üzgünüz.

Bizim derdimiz, bizim davamız AK Parti’den büyüktü. Ve biz Erdoğan’ı tüm İslam dünyasının acı çeken insanlarına dermen olacak diye sevdik, peşinden gittik. Az kalmıştı, derman olacaktı ve başaracaktık.

İşte sonra birbiriyle çekişen insanların bulaştırdığı hastalığa kapıldık. Sonra içimize korku düştü, şimdi de gücümüz elimizden gidiyor. Kendimize gelmezsek, kifayetsiz muhterisleri durdurmazsak daha da kötüye gidecek. Üzülerek görüyorum ki, hala sandıktan ders çıkarmayanlar var.

Velhasıl bugün duygusalız. Bizimkisi gerçek bir aşk hikayesiydi ve henüz şarkı olarak dillere düşmemişti. Gözümüzün önünde erimesinden dolayı olsa gerek, duygusalız.

Kusura bakmayın. Yarın soğuk kanlı analizlere devam ederiz

 

 


YorumcuYorum
Reşat Nuri Erol
02.04.2019
08:01


FEHMİ KORU'NIN BUGÜNKÜ YAZISINA AŞAĞIDAKİ YORUMU YAZDIM...

SONRASINDA YUKARIDAKİ YAZI/LAR OLUŞTU...

VE'S-SELAM MEA'D-DUA... 


*


RNE 2 Nisan 2019 at 07:32

“Enfal Suresi 46. ayet tecelli oluyor, onu yaşıyoruz…”
*
“Birbirinizle çekişmeyin, sonra içinize korku düşer, gücünüz elinizden gider.” (Enfal, 46)
*
AYETİN TAMAMI ŞÖYLE: “Veatî’û(A)llâhe verasûlehu velâ tenâze’û fetefşelû veteżhebe rîhukum(s) vasbirû(k) inna(A)llâhe me’a-ssâbirîn(e) / Allah’a ve Peygamberine itaat edin; çekişmeyin, yoksa korkar başarısızlığa düşersiniz ve kuvvetiniz gider. Sabredin, doğrusu Allah sabredenlerle beraberdir.”
*
GAZETE YAZARI KEMAL ÖZTÜRK böyle demiş bugünkü yazısında…
Detayları yazısında okuyabilirsiniz…
*
Bize göre…
Biz Adil Düzen Çalışanlarına göre…
Sebepler bambaşka ve bunları hep hatırlatıyoruz…
Süleyman Karagülle’nin günlük yorumları, haftalık yazıları yeterlidir…
Daha fazlası ve çok özel, öz, özenli ve en önemlisi İLMÎ VE KUR’ANÎ olanlar ise…
Sitemizdeki seminer notlarında, yazılarda, makalelerde, dosyalarda, kitaplarda ve videolarda…
http://www.akevler.org
https://www.youtube.com/channel/UCFo3tKrGvXdcWpcpSXwpLfg

Reşat Nuri Erol
02.04.2019
08:11


SİNAN ESKİCİOĞLU

BUGÜNKÜ YAZISINDA

ŞU SORULARI SORMUŞ:

"Bu garip belirsizliği maddeler halinde sıralayacak olursak:

Seçim sonuçları her ilde netlik kazanırken, neden İstanbul hala beklemede?

Anadolu Ajansı’nı kim yönetiyor ya da kimler buraya etki ediyorlar ve bu durum yaşanıyor?

  • Ak parti İstanbul il başkanlığı neyi amaçlıyor?
  • Binali Yıldırım Bey’i sonuçlar netlik kazanmadan kim ya da kimler açıklama için kameralar önüne çıkardı?
  • Binali Yıldırım Bey’e ‘kazandık’ dedirten verileri eğer İstanbul il başkanlığı verdiyse, bundaki amacı neydi?
  • İstanbul il başkanlığı kendi insiyatifiyle mi hareket ediyor, yoksa biri ya da birileri halkın önünde başka konuşup, il başkanlığına başka direktifler mi veriyor/veriyorlar?
  • İstanbul il başkanlığının ‘itiraz edeceğiz’ söylemi ortamı bulandırmak için bir strateji ise, bu durum Ak Parti’ye kapanmaz yaralar açmaz mı?

Zihinlerde beliren sorular çok fazla. Bu soruların cevaplarını bulmak ise imkansız denecek kadar zor. Çünkü sadece tek bir boyutu görebiliyoruz ve o boyuttan bakarak cevaplara ulaşabiliyoruz. Sebebi de ilgilendiğimiz alanın siyaset olması.

Siyaset, adaletle ve hukuka bağlı kalınarak halkın en iyi şekilde yönetilmesi olduğu kadar, aynı zamanda da bütün ayak oyunlarının, pazarlıkların, kısacası dolap çevirmelerin döndüğü bir alan.

Bu yüzden zaten net ve doğru cevaplara ulaşmak zor diyorum."

http://www.ocakmedya.com/ocak_yazar/2019/04/02/neler-oluyor-anlamaya-calisiyoruz-cunku-konu-siyaset/


Reşat Nuri Erol
02.04.2019
08:52


BU YAZIDA DA ÖNEMLİ DETAYLAR VAR...

http://www.gazeteciler.com/kose-yazisi/istanbul-nasil-kaybedildi/328797



Reşat Nuri Erol
02.04.2019
09:27


1967...1968...1969...AKEVLER 53 YILDIR ÇALIŞIYOR...2017...2018...2019

BİZLER ÇALIŞIYOR VE YENİ İSLÂM MEDENİYETİ’Nİ KURUYORUZ...

SİZLERİ DE ÇALIŞMALARIMIZA DÂVET EDİYORUZ; BUYURUN, BİRLİKTE ÇALIŞALIM...

ADİL DÜZEN 1007

“ADİL DÜZEN” III. BİNYIL MEDENİYETİ PROJESİDİR

“VE BİZE DÜŞEN SADECE MÜBÎN/AÇIK TEBLİĞDİR.” (KUR’AN; Yâsin Sûresi, 36/17)

Haftalık Seminer Dergisi; 1007. Hafta - 30 MART 2019 - Fiyatı: www.akevler.orga tıklamak!

BU DERGİYİ HER HAFTA OKUTABİLİR.. ÇOĞALTABİLİR.. DAĞITABİLİRSİNİZ...

“ADİL DÜZEN” UYGULAMALARI YAPMAK İÇİN BİZLERE DANIŞABİLİRSİNİZ...

 

*KUR’AN VE İLİM SEMİNERLERİ; 1007. SEMİNER

“HİÇ BİLENLER İLE BİLMEYENLER BİR OLUR MU?”      (KUR’AN; Zümer Sûresi, 39/9)

İ L İ M  TALEP ETMEK HER MÜSLÜMANIN ÜZERİNE FARZDIR.”      (Hadis)

Adres: AKEVLER İSTANBUL KOOPERATİFLERİ MERKEZİ,  Zafer Mah. Coşarsu Sk. No: 29 YENİBOSNA / İSTANBUL    Tel: (0212) 452 76 51

Tefsir Seminer Notları Yenibosna’da Cumartesi akşamları okunup tartışılmaktadır.

GAYEMİZ: Bu “SEMİNER NOTLARI”nın İstanbul, Türkiye ve bütün dünyada “OKUNMASI,ANLAŞILMASI VE UYGULANMASI”DIR. - ADİL DÜZEN ÇALIŞANLARI

 

***

 

*“ADİL DÜZEN” DERSLERİ/YORUMLARI

ÜRETİM YATIRIM DENGESİ

***

BEKA VE İTTİFAKLARIN İTTİFAKI

Süleyman KARAGÜLLE

 

***

 

*SEBÎLU’R-REŞÂD” / MAKALELER

94 ruhu ‘Halka Hizmet Hakka Hizmet’ ruhudur

Belediye işi gönül işi mi yoksa Millî Görüş işi mi?

Sayın Cumhur-Başkanına son hatırlatmalar…

Yeni Zelanda; ‘Yeni Adil Dünya Düzeni’ gerekli

Reşat Nuri EROL

 

***

 

HAC SÛRESİ - 9. Hafta

أَعُوذُ بِاللَّهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ

اأَيُّهَا النَّاسُ اتَّقُوا رَبَّكُمْ إِنَّ زَلْزَلَةَ السَّاعَةِ شَيْءٌ عَظِيمٌ (1) يَوْمَ تَرَوْنَهَا تَذْهَلُ كُلُّ مُرْضِعَةٍ عَمَّا أَرْضَعَتْ وَتَضَعُ كُلُّ ذَاتِ حَمْلٍ حَمْلَهَا وَتَرَى النَّاسَ سُكَارَى وَمَا هُمْ بِسُكَارَى وَلَكِنَّ عَذَابَ اللَّهِ شَدِيدٌ(2) وَمِنَ النَّاسِ مَنْ يُجَادِلُ فِي اللَّهِ بِغَيْرِ عِلْمٍ وَيَتَّبِعُ كُلَّ شَيْطَانٍ مَرِيدٍ (3) كُتِبَ عَلَيْهِ أَنَّهُ مَنْ تَوَلَّاهُ فَأَنَّهُ يُضِلُّهُ وَيَهْدِيهِ إِلَى عَذَابِ السَّعِيرِ (4) يَاأَيُّهَا النَّاسُ إِنْ كُنْتُمْ فِي رَيْبٍ مِنَ الْبَعْثِ فَإِنَّا خَلَقْنَاكُمْ مِنْ تُرَابٍ ثُمَّ مِنْ نُطْفَةٍ ثُمَّ مِنْ عَلَقَةٍ ثُمَّ مِنْ مُضْغَةٍ مُخَلَّقَةٍ وَغَيْرِ مُخَلَّقَةٍ لِنُبَيِّنَ لَكُمْ وَنُقِرُّ فِي الْأَرْحَامِ مَا نَشَاءُ إِلَى أَجَلٍ مُسَمًّى ثُمَّ نُخْرِجُكُمْ طِفْلًا ثُمَّ لِتَبْلُغُوا أَشُدَّكُمْ وَمِنْكُمْ مَنْ يُتَوَفَّى وَمِنْكُمْ مَنْ يُرَدُّ إِلَى أَرْذَلِ الْعُمُرِ لِكَيْلَا يَعْلَمَ مِنْ بَعْدِ عِلْمٍ شَيْئًا وَتَرَى الْأَرْضَ هَامِدَةً فَإِذَا أَنْزَلْنَا عَلَيْهَا الْمَاءَ اهْتَزَّتْ وَرَبَتْ وَأَنْبَتَتْ مِنْ كُلِّ زَوْجٍ بَهِيجٍ (5) ذَلِكَ بِأَنَّ اللَّهَ هُوَ الْحَقُّ وَأَنَّهُ يُحْيِي الْمَوْتَى وَأَنَّهُ عَلَى كُلِّ شَيْءٍ قَدِيرٌ (6)وَأَنَّ السَّاعَةَ آتِيَةٌ لَا رَيْبَ فِيهَا وَأَنَّ اللَّهَ يَبْعَثُ مَنْ فِي الْقُبُورِ (7) وَمِنَ النَّاسِ مَنْ يُجَادِلُ فِي اللَّهِ بِغَيْرِ عِلْمٍ وَلَا هُدًى وَلَا كِتَابٍ مُنِيرٍ (8)ثَانِيَ عِطْفِهِ لِيُضِلَّ عَنْ سَبِيلِ اللَّهِ لَهُ فِي الدُّنْيَا خِزْيٌ وَنُذِيقُهُ يَوْمَ الْقِيَامَةِ عَذَابَ الْحَرِيقِ (9) ذَلِكَ بِمَا قَدَّمَتْ يَدَاكَ وَأَنَّ اللَّهَ لَيْسَ بِظَلَّامٍ لِلْعَبِيدِ (10) وَمِنَ النَّاسِ مَنْ يَعْبُدُ اللَّهَ عَلَى حَرْفٍ فَإِنْ أَصَابَهُ خَيْرٌ اطْمَأَنَّ بِهِ وَإِنْ أَصَابَتْهُ فِتْنَةٌ انْقَلَبَ عَلَى وَجْهِهِ خَسِرَ الدُّنْيَا وَالْآخِرَةَ ذَلِكَ هُوَ الْخُسْرَانُ الْمُبِينُ (11) يَدْعُو مِنْ دُونِ اللَّهِ مَا لَا يَضُرُّهُ وَمَا لَا يَنْفَعُهُ ذَلِكَ هُوَ الضَّلَالُ الْبَعِيدُ (12) يَدْعُو لَمَنْ ضَرُّهُ أَقْرَبُ مِنْ نَفْعِهِ لَبِئْسَ الْمَوْلَى وَلَبِئْسَ الْعَشِيرُ (13) إِنَّ اللَّهَ يُدْخِلُ الَّذِينَ آمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ جَنَّاتٍ تَجْرِي مِنْ تَحْتِهَا الْأَنْهَارُ إِنَّ اللَّهَ يَفْعَلُ مَا يُرِيدُ (14) مَنْ كَانَ يَظُنُّ أَنْ لَنْ يَنْصُرَهُ اللَّهُ فِي الدُّنْيَا وَالْآخِرَةِ فَلْيَمْدُدْ بِسَبَبٍ إِلَى السَّمَاءِ ثُمَّ لْيَقْطَعْ فَلْيَنْظُرْ هَلْ يُذْهِبَنَّ كَيْدُهُ مَا يَغِيظُ (15) وَكَذَلِكَ أَنْزَلْنَاهُ آيَاتٍ بَيِّنَاتٍ وَأَنَّ اللَّهَ يَهْدِي مَنْ يُرِيدُ (16) إِنَّ الَّذِينَ آمَنُوا وَالَّذِينَ هَادُوا وَالصَّابِئِينَ وَالنَّصَارَى وَالْمَجُوسَ وَالَّذِينَ أَشْرَكُوا إِنَّ اللَّهَ يَفْصِلُ بَيْنَهُمْ يَوْمَ الْقِيَامَةِ إِنَّ اللَّهَ عَلَى كُلِّ شَيْءٍ شَهِيدٌ (17) أَلَمْ تَرَ أَنَّ اللَّهَ يَسْجُدُ لَهُ مَنْ فِي السَّمَوَاتِ وَمَنْ فِي الْأَرْضِ وَالشَّمْسُ وَالْقَمَرُ وَالنُّجُومُ وَالْجِبَالُ وَالشَّجَرُ وَالدَّوَابُّ وَكَثِيرٌ مِنَ النَّاسِ وَكَثِيرٌ حَقَّ عَلَيْهِ الْعَذَابُ وَمَنْ يُهِنِ اللَّهُ فَمَا لَهُ مِنْ مُكْرِمٍ إِنَّ اللَّهَ يَفْعَلُ مَا يَشَاءُ (18) هَذَانِ خَصْمَانِ اخْتَصَمُوا فِي رَبِّهِمْ فَالَّذِينَ كَفَرُوا قُطِّعَتْ لَهُمْ ثِيَابٌ مِنْ نَارٍ يُصَبُّ مِنْ فَوْقِ رُءُوسِهِمُ الْحَمِيمُ (19) يُصْهَرُ بِهِ مَا فِي بُطُونِهِمْ وَالْجُلُودُ (20)وَلَهُمْ مَقَامِعُ مِنْ حَدِيدٍ (21) كُلَّمَا أَرَادُوا أَنْ يَخْرُجُوا مِنْهَا مِنْ غَمٍّ أُعِيدُوا فِيهَا وَذُوقُوا عَذَابَ الْحَرِيقِ (22) إِنَّ اللَّهَ يُدْخِلُ الَّذِينَ آمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ جَنَّاتٍ تَجْرِي مِنْ تَحْتِهَا الْأَنْهَارُ يُحَلَّوْنَ فِيهَا مِنْ أَسَاوِرَ مِنْ ذَهَبٍ وَلُؤْلُؤًا وَلِبَاسُهُمْ فِيهَا حَرِيرٌ (23) وَهُدُوا إِلَى الطَّيِّبِ مِنَ الْقَوْلِ وَهُدُوا إِلَى صِرَاطِ الْحَمِيدِ (24) إِنَّ الَّذِينَ كَفَرُوا وَيَصُدُّونَ عَنْ سَبِيلِ اللَّهِ وَالْمَسْجِدِ الْحَرَامِ الَّذِي جَعَلْنَاهُ لِلنَّاسِ سَوَاءً الْعَاكِفُ فِيهِ وَالْبَادِ وَمَنْ يُرِدْ فِيهِ بِإِلْحَادٍ بِظُلْمٍ نُذِقْهُ مِنْ عَذَابٍ أَلِيمٍ (25) وَإِذْ بَوَّأْنَا لِإِبْرَاهِيمَ مَكَانَ الْبَيْتِ أَنْ لَا تُشْرِكْ بِي شَيْئًا وَطَهِّرْ بَيْتِيَ لِلطَّائِفِينَ وَالْقَائِمِينَ وَالرُّكَّعِ السُّجُودِ (26)وَأَذِّنْ فِي النَّاسِ بِالْحَجِّ يَأْتُوكَ رِجَالًا وَعَلَى كُلِّ ضَامِرٍ يَأْتِينَ مِنْ كُلِّ فَجٍّ عَمِيقٍ (27) لِيَشْهَدُوا مَنَافِعَ لَهُمْ وَيَذْكُرُوا اسْمَ اللَّهِ فِي أَيَّامٍ مَعْلُومَاتٍ عَلَى مَا رَزَقَهُمْ مِنْ بَهِيمَةِ الْأَنْعَامِ فَكُلُوا مِنْهَا وَأَطْعِمُوا الْبَائِسَ الْفَقِيرَ(28) ثُمَّ لْيَقْضُوا تَفَثَهُمْ وَلْيُوفُوا نُذُورَهُمْ وَلْيَطَّوَّفُوا بِالْبَيْتِ الْعَتِيقِ (29) ذَلِكَ وَمَنْ يُعَظِّمْ حُرُمَاتِ اللَّهِ فَهُوَ خَيْرٌ لَهُ عِنْدَ رَبِّهِ وَأُحِلَّتْ لَكُمُ الْأَنْعَامُ إِلَّا مَا يُتْلَى عَلَيْكُمْ فَاجْتَنِبُوا الرِّجْسَ مِنَ الْأَوْثَانِ وَاجْتَنِبُوا قَوْلَ الزُّورِ (30) حُنَفَاءَ لِلَّهِ غَيْرَ مُشْرِكِينَ بِهِ وَمَنْ يُشْرِكْ بِاللَّهِ فَكَأَنَّمَا خَرَّ مِنَ السَّمَاءِ فَتَخْطَفُهُ الطَّيْرُ أَوْ تَهْوِي بِهِ الرِّيحُ فِي مَكَانٍ سَحِيقٍ (31) ذَلِكَ وَمَنْ يُعَظِّمْ شَعَائِرَ اللَّهِ فَإِنَّهَا مِنْ تَقْوَى الْقُلُوبِ(32) لَكُمْ فِيهَا مَنَافِعُ إِلَى أَجَلٍ مُسَمًّى ثُمَّ مَحِلُّهَا إِلَى الْبَيْتِ الْعَتِييقِ (33) وَلِكُلِّ أُمَّةٍ جَعَلْنَا مَنْسَكًا لِيَذْكُرُوا اسْمَ اللَّهِ عَلَى مَا رَزَقَهُمْ مِنْ بَهِيمَةِ الْأَنْعَامِ فَإِلَهُكُمْ إِلَهٌ وَاحِدٌ فَلَهُ أَسْلِمُوا وَبَشِّرِ الْمُخْبِتتِينَ (34)الَّذِينَ إِذَا ذُكِرَ اللَّهُ وَجِلَتْ قُلُوبُهُمْ وَالصَّابِرِينَ عَلَى مَا أَصَابَهُمْ وَالْمُقِيمِي الصَّلَاةِ وَمِمَّا رَزَقْنَاهُمْ يُنْفِقُونَ (35)

 

***

 

وَالْبُدْنَ جَعَلْنَاهَا لَكُمْ مِنْ شَعَائِرِ اللَّهِ لَكُمْ فِيهَا خَيْرٌ فَاذْكُرُوا اسْمَ اللَّهِ عَلَيْهَا صَوَافَّ فَإِذَا وَجَبَتْ جُنُوبُهَا فَكُلُوا مِنْهَا وَأَطْعِمُوا الْقَانِعَ وَالْمُعْتَرَّ كَذَلِكَ سَخَّرْنَاهَا لَكُمْ لَعَلَّكُمْ تَشْكُرُونَ (36) لَنْ يَنَالَ اللَّهَ لُحُومُهَا وَلَا دِمَاؤُهَا وَلَكِنْ يَنَالُهُ التَّقْوَى مِنْكُمْ كَذَلِكَ سَخَّرَهَا لَكُمْ لِتُكَبِّرُوا اللَّهَ عَلَى مَا هَدَاكُمْ وَبَشِّرِ الْمُحْسِنِينَ (37) إِنَّ اللَّهَ يُدَافِعُ عَنِ الَّذِينَ آمَنُوا إِنَّ اللَّهَ لَا يُحِبُّ كُلَّ خَوَّانٍ كَفُورٍ (38) أُذِنَ لِلَّذِينَ يُقَاتَلُونَ بِأَنَّهُمْ ظُلِمُوا وَإِنَّ اللَّهَ عَلَى نَصْرِهِمْ لَقَدِيرٌ (39)

 

***

 

وَالْبُدْنَ

Va eLBuDNa (Va eLFuGLa)

“Ve budne de”

بَدَن canlı cesettir. Beden gövdede başa mukabil olarak kullanılır. بُدْن gövdeli büyükbaş inek ve develer için kullanılır.

ب geçidi, د duvarı çevreyi, ن belirsizliği ifade eder.

أَنَام geviş getiren çift tırnaklı hayvanlardır. Kur’an bunların 8 çift olduğunu söylemektedir. Deveden iki diyor. Tek hörgüçlü, çift hörgüçlü deve vardır. İnekten de iki tür diyor. Manda ve inek olarak anlayabiliriz. Koyun ve keçiden مَعْز diye bahseder. ضَأْنkelimesini ise ben zürafa olarak anlıyorum. Böyle olunca zürafadan da kurban olur demektir.

Hayvanlar ülkelerde yetiştirilecek. Yem ile değil saime mera hayvanı olarak yetiştirilecek. Mekke’ye sürüler halinde gönderilecek. Hayvanlar otlaya otlaya oraya varacak.

O halde Hac Yolları aynı zamanda mera alanı olarak oluşturulacaktır. Böylece yollardaki otlar da hayvanların bedenlerine girecektir. İki şekilde gönderileceklerdir. Biri koyun olarak verilecek, orada kilosu ona yakın koyun olarak alınacaktır. Diğeri ise boynuna kolye takılacak, orada o hayvan ona verilecektir.

Bunlar بُدْن dur. بُدْن hac kurbanıdır. Yalnız orada zibh edilir.

هَدْي ise sıradan kurbandır. Her bucakta bucak sakinleri keser. Yahut ilde ve ülkede de ortaklaşa kesilip harman yapılır.

İlerde hayvanlar ve sağlık üzerinde ilmi araştırmalar ilerledikçe Kur’an’ın bu ayetleri daha iyi anlaşılacaktır. Belki binlerce yıl sonra şimdi burada yazdıklarımıza benzer inkılaplar olacaktır.

...

*




Reşat Nuri Erol
03.04.2019
07:21


...

"AK Parti MHP’yi yanına almadan bu seçime gitseydi şimdi Binali Yıldırım İstanbul’da, Mehmet Özhaseki de Ankara’da belediye başkanlığı mazbatalarını teslim almış ve hatta göreve de başlamış olacaklardı.

Bu gerçeği görmeden atılacak her adım, dışa vurulacak her his ve dile getirilecek her söylem yanlıştır ve bu yüzden de iktidara herhangi bir getirisi olmaz.

“İttifaklar bir sonraki genel seçimde AK Parti’yi daha da zora sokabilir” demekle yetineyim.

Neden böyle dediğimi de AK Parti yöneticileri artık kendileri tefekkür etsinler…" 

FEHMİ KORU

BUGÜNKÜ (03.04.2019) "AK Parti başına gelen yüzünden başkalarını suçlamasın. Sebebini açıklıyorum" BAŞLIKLI YAZISININ SON CÜMLELERİNDEN.

http://fehmikoru.com/ak-parti-basina-gelen-yuzunden-baskalarini-suclamasin-sebebini-acikliyorum/#comment-31972




Reşat Nuri Erol
03.04.2019
08:40


Biz nerede yanlış yaptık!

03 Nisan 2019 Çarşamba

Tartışma sürüyor. Kimin kazandığı birkaç güne kadar belli olacak. Şu ana kadar geçen süre can sıkıcı, kaygı verici. Umarım resmi başvurularla sınırlı açıklamalar yapılır. Öyle olsa bile bu işin artçı etkileri daha bir süre devam edeceğe benziyor. Birileri durumdan vazife çıkararak ortalığı birbirine katmaya çalışabilir.. Dikkat edelim. Böyle bir durumda, kimse bu işin galibi olmaz. Adalet herkes için gerekli. Gerçek herkes için en iyi olanıdır. Sabır.

Eğri oturup, doğru konuşalım. Sonuç ne olursa olsun, sonucu hazırlayan sebebler üzerine doğru tesbitler yapalım ve bundan dersler çıkaralım. Bir özeleştiri yapalım. Yoksa bu kriz derinleşerek devam eder.

Bu sonucu hazırlayan birçok sebeb var. Birincisi, aday profili iyi değildi. Bu gerçek bile tek başına bu kaybın ana sebebi olabilirdi. O adaylar seçmenin kalbine değil, sinirine dokundu. Onlar ne kadar çok çalıştı ise, o kadar az oy alındı.

2-Seçim kampanyasında kullanılan dil yanlıştı. Bir yandan sertlik vardı, bir yandan “aşk ve sevda” şarkıları çalınıyordu.

3-Bu radyo, Tv, gazete, troller, sosyal media ile seçim kazanmak zordu ve öyle oldu.

4-Erdoğan kendimizi iyi anlatamadık diyor ama, öyle anlaşılıyor ki, seçmenin bir önceki seçimde verdiği mesaj iyi anlatılamamış, iyi anlaşılmamış. Bu sonuç onu gösteriyor.

5- “İnen binemez” söylemi yanlıştı.

6-AK Parti’ye yönelik eleştirilere karşı verilen tepkiler yanlıştı.

7-Seçmenin aklındaki sual-i mukadderlere verilen cevaplar tatmin edici değildi.

8-Torpil iddialarına karşı tatmin edici cevaplar verilemedi.

9-Seçmene yönelik vaadlerin zamanlaması ve üslubu yanlıştı.

10-Halka ve STK’lara karşı parti yöneticilerinin tepeden bakan, buyurgan tavırları doğru değildi.

11-Aileye ilişkin sorunlar ve cinsiyet eşitliğine ilişkin şikayetler konusunda tatmin edici bir açıklama yapılamadı.

12-Gençlik konusunda ailelerin ve STK’ların kaygılarını giderici politikalar üretilemedi.

13-Parti, tabandan insanlarla gönüllü yardımlaşma yerine parayla adam tutarak profesyonel kuruluşlarla çalışmayı tercih etti. Bu yanlıştı. Kuşkusuz profesyonellere ihtiyaç var ancak gönüllülerin aktif katılımı hepsinden daha önemlidir.

14-Parti; Kamuoyu şirketleri, Reklam ajansları, toplantı düzenleyen şirketler ve birtakım strateji kuruluşlarının karesi içine hapsoldu, kendi tabanı ile bile doğrudan temas kuramadı.

15-Cemaat yapıları ile parti arasındaki mesafe iyi ayarlanamadı. Bazı noktalarda bir cemaat ile iç içe girildi, bazı cemaat yapıları ile araya ciddi mesafeler konuldu. 

16-Media ile kurulan sağlıksız ilişkinin benzeri STK’lar ile de kurulmak istendi. Bu STK’lar içinde ayrışmalara sebeb oldu. Sivil-siyasal ayırımı bu işten zarar gördü. Denge bozulunca bu durum her iki taraf için de zararlı hale geldi. STK’larda parti kademelerinde görev alan üyeler, partiyi arkalarına alarak yönetimde etkin-baskın rol almak için kurum içinde baskı kurmaya çalıştılar. Bu yanlıştı.

17-Aday seçiminde adayın, bazı il ve ilçelerde parti içindeki diğer aday adaylarını dışlayan yaklaşımları bazı bölgelerde seçimlerin kaybedilmesine sebeb oldu.

18-Uluslararası ilişkiler seçim sürecinde başarılı bir şekilde yönetilemedi. Suriye ve Irak konusunda topluma tatmin edici cevaplar verilemedi. Yönetim adına yapılan açıklamalar, halka indirilemedi. Siyasi aktörlerin halka dönük mesajları birbirini tamamlayan bir bütünün parçaları değildi. Yerel aktörlerle ve merkez, genel başkan ve adayın mesajları birbirlerini tamamlamıyordu. Sonuçta akılda kalan ve birbirinin tekrarı olan genel başkanın mesajları şeklinde bir sloganlar bütünü şeklinde bir seçim kampanyası düzenlenmiş oldu.

19-Bütün başarıyı tek kişinin liderlik karizmasına yüklemek doğru değildir. Sonra yaşanan kaybın sorumlusu da yarın aynı kişi olur. Tek kişi ya da şahıs partisi görüntüsü, her türlü kararın Ankara’dan gelen talimatlarla yapılıyor görüntüsü yanlıştı.

20-İhale, şirket dedikoduları, el değiştiren şirketler, aba altında sopa gösterip birbirine operasyon çeken mafyöz tipler, bunların da arkasında garip tipler hakkında kapalı kapılar arkasında konuşulanların “herkesin bildiği bir sır” olarak söylenti şeklinde algı oluşturacak boyutta dillendirilmesine sessiz kalınması.

Sormak gerek o herkese kök söktüren trollere, o malum mediada köşe başını tutan astığı astık, kestiği kestik yeni yetmelere, sonuçtan memnun musunuz.. 

...

https://www.yeniakit.com.tr/yazarlar/abdurrahman-dilipak/biz-nerede-yanlis-yaptik-28034.html



Reşat Nuri Erol
06.04.2019
08:47


https://www.star.com.tr/yazar/simdi-muhasebe-vaktidir-yazi-1444408/


Mehmet METİNER

mmetiner@stargazete.com

Şimdi muhasebe vaktidir

06 Nisan 2019 Cumartesi

  • paylaş

  • tweetle

  • paylaş

Yaklaşık iki ay gece gündüz demeden çalıştım. 

Kısmen İzmir Karabağlar’da, çoğunlukla da Adıyaman Kâhta’da. 

Sahada gördüklerim yürek dağlayıcıydı. 

Teşkilatlarımız, vekillerimiz ve belediye başkanlarımız adına. 

Kaç seçime girdim çıktım hiç bu kadar kötüsünü görmedim. 

Reis’in “metal yorgunluğu” dediği eksiklik bir başka şeye dönüşmüş. 

Adını koymak istemiyorum lakin hesabilik başat hale gelmiş. 

Hasbilik ise küsüp gitmiş. 

Hesabi olanlar hasbileri küstürmüş. 

Kimsesizler ihmal edilmiş. 

Halka sırt çevrilmiş. 

Kimsesizlerin kimsesi olmak için yola çıkan Reis’in o Ak misyonu kimsesizlerin ve garip gurabaların hatırlanmadığı bir kibirli anlayışa kurban edilmiş. 

İzmir Karabağlar’da ve Adıyaman Kâhta’da gece geç vakitlere kadar girdiğimiz o yoksul insanların evine hiç kimse seçim öncesi gitmemiş. Seçim sürecinde dahi uğrayan vekil ve belediye başkanı görmemişler. Onların elini sıkan ve onların derdiyle dertlenen hiç olmamış. Onlarla ağlayan, onların yüzünü güldüren hiç olmamış. 

Seçim süreçlerinde ise lütfen çalışmalar. Bizim arka bahçemiz olan STK ve medya ziyaretleri, bir iki esnafın elini sıkma, hepsi bizden olan bir iki göstermelik ev ziyaretleri... 

Nasıl olsa Reis meydanlara iner, kitle oy verir anlayışına yaslanan kibir ve rehavet... 

Çok sayıda küskün hasbiler, ihmal edilmiş bir halk, kibir abideleri gibi halka tepeden bakan vekiller, belediye başkanları ve teşkilatlar... 

AK Parti’nin aile partisine dönüştürülmesine duyulan haklı tepki. 

Bir ilde ve ilçede kurum amirleri bir vekilin, bir belediye başkanının veya teşkilat başkanının yakınlarıyla doldurulmuşsa, AK Parti adına hasbilikle çalışanlar tepki duymazlar mı, halk buna bakıp gönül koymaz mı? O yüzden vaktimizin büyük bölümünü dağıtılan ve küstürülen sahayı toparlamakla geçirdik. 

Reis’in adı üzerinden yapabildik bunu. 

Hasbi olanlar Reis’in boynu bükülmesin diye döndüler. Lakin içimizdeki ihanetçilerin arkadan darbelerine maruz kaldık. Hasbi olanların dönüşünden memnuniyet duymadılar. En önemlisi onların kazanmasını kendi hesapçı dünyaları için bir tehdit olarak gördüler. Ve sandık başlarına gittiklerinde hançeri indirdiler. AK Parti’nin o yerde kazanması yerine kendi hesapçı-çıkarcı iktidar alanlarını korumayı öncelediler. 

Kendisine adaylık verilmediği için ihanet eden mevcut belediye başkanlarından bahsetmeme gerek bile yok. 

Biz asıl bu ihanetçiler tarafından vurulduk. 

İçimizden… 

Kim ne derse desin gerçek bu. 

İhanetçiler bu kez de ödüllendirilirse ihanetin zemini güçlenir ve artık sahayı tutamaz hale geliriz. O yüzden ısrarla ve önemle hatırlatıyorum: Reis’in “Trenden inenler bir daha binemez!” sözü kuvveden fiile geçmezse akıbet hayırlı olmaz. 

Yeni dönemde Reis’in misyonuna sadık hasbi insanlarla sadece ve yalnızca halkımızın yüreğine dokunan çalışmalara ihtiyacımız var. Reis’i seven halk bizi sevmiyorsa bizde sorun var demektir. Bu kadar dış saldırılara ve içerdeki ihanete rağmen AK Parti hâlâ bu ülkenin en güçlü birinci partisi ise bunu o büyük Reis’e halkın duyduğu sevgi ve güvene borçludur. 

Şimdi muhasebe vaktidir. 

Yeniden diriliş zamanıdır. 

Şimdi Reis’imize ve partimize daha bir inançla ve aşkla sahip çıkma günüdür. 

Bizim tercihimiz bellidir. 

“Biatsa biat itaatsa itaat. Ölümüne yanındayız!” dedik. 

Şartlar ne olursa olsun demeye devam ederiz. 

  

Hile ve ihanet örneği

Kâhta’da Belediye Meclis Üyeliği seçiminde PKK-HDP, FETÖ ve CHP destekli SP adayına AK Parti olarak 2 bin 500 oy fark atıyoruz. Lakin Belediye Başkanı seçimini 313 oy farkıyla kaybediyoruz. Burada apaçık bir hile, müdahale ve ihanet yok mu?

 

HAMİŞ

Kimse ihanetine gerekçe aramasın. Utanmasalar İstanbul, Ankara, Antalya ve İzmir’in hesabını da bizden soracaklar o ihanetçiler! Onlar üste çıkmayı ve ihanetlerinin üstünü örtmeyi bilecek kadar namertler çünkü. 

Turgay Çoruhlu
06.04.2019
19:46
Dilipak ve Metiner'in tespitleri çok değerli. İnşallah parti bunları okumuştur. 




Son Eklenen Makaleler
Reşat Nuri Erol
Kooperatif-4; Akevler ve kooperatiflerin özellikleri…
23.04.2024 240 Okunma
7 Yorum 23.04.2024 06:29
Reşat Nuri Erol
Kooperatif-3; Kooperatif tasarruf ettirerek kazandırır
22.04.2024 232 Okunma
7 Yorum 22.04.2024 09:12
Mete Firidin
Abdestsiz Kuran Okumak!
20.04.2024 89 Okunma
7 Yorum 21.04.2024 20:19
Reşat Nuri Erol
Kooperatif-1; kısa tarihçe, tarif, özellik, öneriler
20.04.2024 287 Okunma
7 Yorum 21.04.2024 07:04
Reşat Nuri Erol
Kooperatif-2; özellikleri anlamaya devam edelim
20.04.2024 302 Okunma
8 Yorum 21.04.2024 07:05
Reşat Nuri Erol
‘Adil Düzene Göre İnsanlık Anayasası’ çalışması
18.04.2024 263 Okunma
1 Yorum 18.04.2024 09:47
Ahmet Mermer ( Sosyolog )
BİR FİLMİN DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ
17.04.2024 244 Okunma
Reşat Nuri Erol
‘Yol varsa budur, bilmiyorum başka çıkar yol’
17.04.2024 268 Okunma
1 Yorum 17.04.2024 10:08
Reşat Nuri Erol
“Yeni Bir Anayasa” ve anayasa seminerlerimiz
16.04.2024 281 Okunma
1 Yorum 16.04.2024 08:29
Reşat Nuri Erol
Seçim, seçim sonrası ve İsrail’de savaş sirenleri!
15.04.2024 295 Okunma
1 Yorum 15.04.2024 08:56
Hilal Çekmen
ADİL DÜZEN AÇISINDAN KENTSEL DÖNÜŞÜMDE TEMEL İLKELER-2
14.04.2024 183 Okunma
Özer Ataç
Seçim-3
14.04.2024 1563 Okunma
Reşat Nuri Erol
2024 seçimlerine emekliler damgasını vurdu!
14.04.2024 279 Okunma
Reşat Nuri Erol
Türkiye, Araplar, İslâm âlemi bayram yaptı mı?-2
11.04.2024 344 Okunma
1 Yorum 13.04.2024 07:52
Mete Firidin
Ebabil
10.04.2024 949 Okunma
Reşat Nuri Erol
Türkiye, Araplar, İslâm âlemi bayram yaptı mı?
10.04.2024 377 Okunma
1 Yorum 14.04.2024 11:10
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası acilen yapılması gerekenler… - 6
10.04.2024 293 Okunma
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası acilen yapılması gerekenler… - 5
9.04.2024 288 Okunma
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası acilen yapılması gerekenler… - 4
8.04.2024 358 Okunma
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası acilen yapılması gerekenler… - 3
7.04.2024 376 Okunma
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası acilen yapılması gerekenler… - 2
4.04.2024 323 Okunma
1 Yorum 04.04.2024 09:25
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası acilen yapılması gerekenler… - 1
3.04.2024 393 Okunma
1 Yorum 03.04.2024 10:18
Ahmet Yücel
EMEKLİ ÖĞRETMENDEN ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
3.04.2024 96 Okunma
2 Yorum 05.04.2024 23:45
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” iş birliği - 7
1.04.2024 292 Okunma
Özer Ataç
Seçim-2
31.03.2024 808 Okunma
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” iş birliği - 6
28.03.2024 322 Okunma
1 Yorum 28.03.2024 05:54
Yasin Kılar (Karar Danışmanı - Mentor)
SİNAN OĞAN KADAR OLABİLMEK
27.03.2024 176 Okunma
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” iş birliği - 5
26.03.2024 388 Okunma
7 Yorum 26.03.2024 09:06
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” iş birliği - 4
25.03.2024 389 Okunma
1 Yorum 25.03.2024 09:00
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” iş birliği - 3
24.03.2024 406 Okunma
1 Yorum 24.03.2024 05:49
Süleyman Karagülle
BİR YETKİLİ YÜKSEK HAKİM DEDİ Kİ: 09.09.2000
23.03.2024 91 Okunma
Süleyman Karagülle
AHŞAP EV ÇALIŞMALARI 09 EYLÜL 2000
23.03.2024 43 Okunma
Süleyman Karagülle
Sana ruhtan soruyorlar 09 EYLÜL 2000
23.03.2024 63 Okunma
Süleyman Karagülle
SİSTEMATİK HATA 09 EYLÜL 2000
23.03.2024 55 Okunma
Süleyman Karagülle
ŞERİAT VE MEMUR KARARNAMESİ 02.09.2000
23.03.2024 41 Okunma
Süleyman Karagülle
Heisenberg’in meşhur “kuvantum teorisi” 02.09.2000
23.03.2024 56 Okunma
Süleyman Karagülle
DEPREMİN FIKHI 26 AĞUSTOS 2000
23.03.2024 63 Okunma
Süleyman Karagülle
Z E L Z E L E 26 ağustos 2000
23.03.2024 40 Okunma
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” iş birliği - 2
23.03.2024 426 Okunma
1 Yorum 23.03.2024 10:16
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” işbirliği - 1
21.03.2024 425 Okunma
7 Yorum 21.03.2024 09:35
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 29
20.03.2024 317 Okunma
Yasin Kılar (Karar Danışmanı - Mentor)
YENİDEN HATA PARTİSİ
18.03.2024 265 Okunma
Hilal Çekmen
ADİL DÜZEN AÇISINDAN KENTSEL DÖNÜŞÜMDE TEMEL İLKELER
17.03.2024 294 Okunma
Bahaeddin Sağlam
Oruç ile İlgili Beş Kavram
17.03.2024 200 Okunma
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 28
17.03.2024 341 Okunma
7 Yorum 17.03.2024 07:53
Özer Ataç
Seçim-1
16.03.2024 1592 Okunma
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 27
16.03.2024 356 Okunma
5 Yorum 16.03.2024 11:10
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 26
15.03.2024 399 Okunma
5 Yorum 15.03.2024 09:14
Süleyman Karagülle
(AHŞAP)İŞLETME HAKKINDA BİLGİ-19.08.2000
14.03.2024 53 Okunma
Süleyman Karagülle
Bir ülke hırsıza hapis cezasını vermektedir-12082000
14.03.2024 58 Okunma


© 2024 - Akevler