Birinci Meşrutiyet’in ilanı ile uygulanan borçlanarak gelişme sistemi Osmanlı Devleti’ni tarihe gömdü.
1950’de başlayan ikinci borçlanma siyaseti devletimizi tarihe gömüyor.
Sorunumuz buradan gelmektedir.
İktidar partilerinin beka sorunu iddiaları doğrudur. Devletimiz aynen Osmanlı Devleti gibi tarihe karışma arifesindedir. Beka sorunumuz vardır.
Bunun çözümü Ak Parti’yi CHP gibi tek parti yapıp diktatörlük oluşturma değildir. Bu çözüm olsaydı CHP şimdi tek başına iktidarına devam etmiş olurdu. Ancak muhalefet ile iktidar arasında bir uzlaşma/ittifak olursa devletimizin beka sorunu çözülmüş olur. Yoksa beka sorunu fena çözümü ile biter.
Peki, bu iki ittifak nasıl ittifak edeceklerdir.
- Birinci ittifak ordumuza saygılı olma yönünde olmalıdır. Ordunun itibarı iade edilmelidir ve yapılacak her türlü hareketlerde ordunun görüşü alınmalıdır. Ordunun iç disiplinine karışılmamalıdır. Ordu da devlet düzenini perde arkasından yönetmekten vazgeçmelidir.
- İkinci anlaşma yolu müspet ilmin verilerine saygılı olmadır. Üniversiteler değil ilim adamları bağımsız hale getirilmeli ve ilim adamlarının ürettiği çözümleri siyasiler değerlendirmelidirler. İlim adamları baskı altına alınmamalı, bunlar Sermaye’ye uşak yapılmamalıdır. Bugünkü YÖK yok edilmelidir. Bu hususta ittifaklar anlaşmalıdır. Evet, üniversiteler iki ittifakın ittifakıyla yeniden düzenlenmelidir.
- İlim adamlarının serbest çalışmaları ve Ordunun da katılımı ile oluşan anayasayı geliştirme hususunda anlaşmalıdır. Bu ne başkanlık sistemi ne de ekseriyet parlamenter sistem olacaktır. Müspet ilmin kabul ettiği ve ordunun kabullendiği bir anayasa olmalıdır.
- Cumhurbaşkanı bakanları partilere aldıkları oy nispetinde bölüştürmelidir. Her partinin aldığı oy nispetinde bakan çıkarması ilkesi kabul edilmelidir. Parti başkanları bakanların adlarını cumhurbaşkanına bildirir, cumhurbaşkanı da bunlardan mahzurlu görmediği kimseleri atar, istediğini veto eder, parti bir başkasını önerir. Böylece ittifaklar arasında ittifaktan sonra yönetimde de ittifak sağlanmış olur.
- Yeni dünya düzeni ortaklık üzerinde kurulacaktır. İşçilik dönemi sona ermiştir. İlim adamları Batı uygarlıkları kadar Doğu uygarlıklarına da kulak vermelidirler. Çözümler iki uygarlığın sentezinden doğacaktır. Tek taraflı doğulu olmak veya tek taraflı batılı olmak sorunları çözmez. İttifak, bunun üzerine ittifak etmedir, İmkânlarını buna göre kullanmalıdır.
- Acil işler vardır
- Enflasyonun etkilerini durdurmak, ekonomiyi yola koymak.
- Dış borçları borçla borç ödeme şeklinden kurtarmak.
- Bürokratik engelleri ortadan kaldırmak.
- Yabancıların ülkemize gelip rahatlıkla çalışmalarını vize sorunlarını çözmek.
- Hakemlik sistemini faaliyete geçirmek.
- Yerinden yönetimi faaliyete geçirmek.
İttifakların ittifakları protokolünde bunlar yer almalıdır.
7. İlimin kuralları vardır
- Baştan hiçbir şeyi doğru veya yanlış olarak kabul etmez. Her söze kulak verir ve her sözü, veriler içinde dosyalar.
- Sonra bunları tartışır. Eşit şekilde tartışır. Görüşlerini savunanlarla tartışır. Her görüş sahibini dinler.
- Sonunda ilim adamı kendi görüşlerine göre sonuçları ortaya koyar, buraya kadar ilim adamı bağımsızdır.
- Halk ve siyasiler ise ilim adamlarının ortaya koyduklarından tercihler yapar ve uygular. Araştırmada siyasiler ilim adamlarına karışmazlar. Uygulamada da ilim adamları siyasilere karışmazlar.
8. Akevler bunun üzerinde elli senedir çalışmaktadır. Bizlere farklı muamele yapılmasını istemiyoruz. Sadece ilim adamları bizi de değerlendirsinler. Bizim çözüm önerilerimizi de siyasiler ve halk değerlendirsin.