Döneğin türküsü
1229 Okunma, 1 Yorum
Ahmet Hakan - Hürriyet
Lütfi Hocaoğlu

10.10.2010

BEN bir döneğim...

Bir yerde sabit kalmam, hep dönerim.

Dönmek mesleğimdir benim.
Kimse hızıma yetişemez.
* * *
-  Mesela... Başını örtmüş bir genç kıza üniversite kapısında “Dur bakalım, içeri giremezsin” dediklerinde tipik bir “mürteci” olurum.
-   Mesela... Alevi çocuklarına “zorunlu” Sünnilik dersi vermeye kalktıklarında ya da “Cemevimi istiyorum” diyen bir Alevi’ye “Cami var ya, neyine yetmiyor” dediklerinde hemen “Kızılbaş” olurum.
-   Mesela... İsrail zulmü söz konusu olduğunda yaman bir Filistinli, İsrail zulmü gerekçe gösterilerek Türkiye Yahudilerine bulaşılmaya kalkıldığında yaman bir Türkiye Musevi’si olurum.
-  Mesela... Tayyip Erdoğan bir şiir yüzünden kodese tıkıldığında “Tayyipçi”, Hanefi Avcı bir kitap yüzünden kodese tıkıldığında “Hanefici” olurum.
-  Mesela... Eski mağdur dostum “zalim” olduğunda, “eski dost” falan dinlemem dikilirim karşısına... Eski zalim düşmanım “mağdur” olduğunda ise “Eskiden düşmanımdı” demeden yanında saf tutarım.
-  Mesela... Sırf parasız eğitim istedi diye saçlarından sürüklenen genç kızı görünce hemen “kızıl komünist” olurum.
-  Mesela... “Fethullah Gülen tek kişilik silahsız bir terör örgütü kurmuştur” cümlesine beni inandırmaya kalktıklarında “Gidin başımdan, saçmalamayın” derim. “Hanefi Avcı aslında sol bir terör örgütünün yardımcısı ve yatakçısıdır” cümlesine beni inandırmaya kalktıklarında da “Gidin başımdan, saçmalamayın” derim.
-  Mesela... 12 Eylül’e ve Kenan Evren’e vurmanın milli spor haline geldiği günlerde aklıma hemen Kenan Evren’e vurulamayan günler gelir ve o günlerde “paşa”ya temenna çekmiş olan liberal zata “Hop” derim.
-  Mesela... Çevik Bir andıç vermeye kalktığında Nazlı Ilıcak olurum... Bugünün muktedirleri andıç vermeye kalktıklarında ise Bekir Coşkun olurum.
-  Mesela... Eski statüko “öcü bellediği” Refah Partisi’ni susturmak istediğinde en azılı Refah Partili olurum... Yeni statüko CHP’ye haksızlık yaptığında “Kemalci” olurum...
-  Mesela... İktidar gazetelerinden birinde bir köşe başı tutup gün aşırı “muhalefete muhalefet” yapmak gibi bir zillete rıza göstermektense... Eski dostlarımın tümünü birden satışa getirmeyi tercih ederim.
* * *
Ben bir döneğim...
Cemaatim, tarikatım, şeyhim, grubum, liderim, çetem, misyonum, vefam, bağlılığım falan yoktur benim.
- Bazen “türbanlı” olurum, bazen “Alevi”... 
- Bazen “kızıl komünist” olurum, bazen “cemaatçi”...
- Bazen “Tayyipçi” olurum, bazen “Hanefici”...
- Bazen “Filistinli” olurum, bazen “Yahudi”... 
- Bazen Nazlı Ilıcak olurum, bazen Bekir Coşkun...
Ben bir döneğim.
Kimse hızıma yetişemez benim.
* * *
Ama ne kadar “hızlı bir dönek” olursam olayım...
Aynı kalan taraflarım da yok değil hani...
-  Mesela... Dün de muktedir uçağına binmedim, bugün de binmiyorum.
-  Mesela... Dün de muktedir yanağı okşamadım, bugün de okşamıyorum.
-  Mesela... Dün de muhalefete daha yakındım, bugün de daha yakınım.
-  Mesela... Dün de iktidarın nimetlerinden yararlanmadım, bugün de yararlanmıyorum.
-  Mesela... Dün de gücünü muktedirden alan küstah bir dili kullanmadım, bugün de kullanmıyorum.
Bunlar da benim gibi bir azılı döneğin falsoları kabul edilsin lütfen.

Yazının tamamı için tıklayınız.

 

Yorum:

Aslında herkes Adil Düzen’i istiyor ama istediğinin Adil Düzen olduğunun farkında değil

{Başını örtmüş bir genç kıza üniversite kapısında “Dur bakalım, içeri giremezsin” dediklerinde tipik bir “mürteci” olurum.}

Adil Düzen’de isteyen başını örter isteyen başını açar. Başını örten kadın mümin kadındır. Başı açık olan kadın müslim kadındır.

{Alevi çocuklarına “zorunlu” Sünnilik dersi vermeye kalktıklarında ya da “Cemevimi istiyorum” diyen bir Alevi’ye “Cami var ya, neyine yetmiyor” dediklerinde hemen “Kızılbaş” olurum.}

Adil Düzen’de herkes kendi dinine yani düzenine göre amel eder. Başkasının dinine, mezhebine göre hareket etmek zorunda değildir.

{İsrail zulmü söz konusu olduğunda yaman bir Filistinli, İsrail zulmü gerekçe gösterilerek Türkiye Yahudilerine bulaşılmaya kalkıldığında yaman bir Türkiye Musevi’si olurum.}

Adil Düzen’de zulmü kim yaparsa yapsın düzen onun karşısındadır. Adil Düzen’de haklı olan güçlüdür. Zulüm Filistinlilere yapılırsa onların yanında, zulüm Yahudilere yapılırsa onların yanındadır.

{Tayyip Erdoğan bir şiir yüzünden kodese tıkıldığında “Tayyipçi”, Hanefi Avcı bir kitap yüzünden kodese tıkıldığında “Hanefici” olurum.}

Adil Düzen’de insanlar fikirleri yüzünden cezalandırılmazlar. Fikir suçu yoktur. Suç sadece fiillerle olur.

{Sırf parasız eğitim istedi diye saçlarından sürüklenen genç kızı görünce hemen “kızıl komünist” olurum.}

Adil Düzen’de eğitim zaten parasızdır. Mesleki eğitimi yapan dayanışma ortaklığı yetiştirdiği insanların kazancından yüzde alır. Mesleki bilgisizlikten kaynaklanan hatalarından doğan tazminatları mesleki dayanışma ortaklığı ödeyeceği için elinden geldiğince çok kişi yetiştirmeye çalışır ki çok para kazansın. Ancak kötü adam yetiştirirse tazminat ödeyeceğinden iyi olmayanlara mesleki diploma vermez. Böylece işini iyi yapan insanlar meslek kazanırlar ve kötü olanlara kimse diploma vermez. Eğitim de ücretsiz olur. Saçma sapan yerleştirme sınavları da yoktur.

{“Fethullah Gülen tek kişilik silahsız bir terör örgütü kurmuştur” cümlesine beni inandırmaya kalktıklarında “Gidin başımdan, saçmalamayın” derim. “Hanefi Avcı aslında sol bir terör örgütünün yardımcısı ve yatakçısıdır” cümlesine beni inandırmaya kalktıklarında da “Gidin başımdan, saçmalamayın” derim.}

Adil Düzen’de insanlar suçlandığında suçsuzluklarını ispat etmek zorunda değildirler. Suçlayan suçu ispat etmek zorundadır. Suçu ispat edilene kadar, hakkında suçludur hükmü verilene kadar kimse suçlu kabul edilmez.

{12 Eylül’e ve Kenan Evren’e vurmanın milli spor haline geldiği günlerde aklıma hemen Kenan Evren’e vurulamayan günler gelir ve o günlerde “paşa”ya temenna çekmiş olan liberal zata “Hop” derim.}

Adil Düzen’de sivil yönetim vardır, askeri yönetim vardır. Doğal olanı sivil yönetimdir. Sivil yönetim düzeni sağlayamazsa, anarşi meydana gelirse başkan askeri yönetimi çağırır, yönetimi askerlere bırakır ve düzen sağlandıktan sonra yönetimi askerden tekrar geri alır. Kenan Evren’de aslında bunu yapmıştır ve Kenan Evren’e hücum etmek, bugünün şartlarına göre karar vermek çok yanlıştır.

{ Çevik Bir andıç vermeye kalktığında Nazlı Ilıcak olurum... Bugünün muktedirleri andıç vermeye kalktıklarında ise Bekir Coşkun olurum.}

{ Eski statüko “öcü bellediği” Refah Partisi’ni susturmak istediğinde en azılı Refah Partili olurum... Yeni statüko CHP’ye haksızlık yaptığında “Kemalci” olurum...}

Adil Düzen’de kimseye baskı yapılmaz. Herkes fikrini açıklar ve sonuna kadar açıklamakta özgürdür ve fikrinden dolayı suçlanamaz.

Görüldüğü gibi, aslında herkes Adil Düzen’i istiyor. Ama istediği düzenin Adil Düzen olduğunun farkında değil. Buradan anlaşılan şudur ki hata bizdedir. Adil Düzen’i insanlara yeterince anlatamamışızdır. Adil Düzen diyince insanların kafasında insanlara zorla baş örttürülen, zorla namaz kıldırılan bir düzen geliyorsa Adil Düzen’i yeterince anlatamamışızdır demektir.

 

 

Lütfi Hocaoğlu


YorumcuYorum
Ilker Ardic
12.10.2010
15:58

Adil Düzen diyince insanların kafasında insanlara zorla baş örttürülen, zorla namaz kıldırılan bir düzen geliyorsa Adil Düzen’i yeterince anlatamamışızdır demektir.

İşte bu cümle can alıcı nokta insanlar Adil Düzeni bu şekilde algılıyor veya işine öyle geliyor.Lütfi bey’in de dediği gibi sanırım yeterince anlatılamadı.

Anlatılmış olsa insanların bu sisteme balıklama atlayacağını düşünüyorum.

(Tabiki işine gelmeyenlere cenneti versen yine bir eksik taraf bulurlar.)





Sayı: 70 | Tarih: 10.10.2010
Mehmet Şevket Eygi
Tesettürde İran Modeli
1334 Okunma
Emine Hocaoğlu
Ahmet Hakan
Döneğin türküsü
1229 Okunma
1 Yorum
Lütfi Hocaoğlu
Zülfü Livaneli
Emir demiri keser mi?
1223 Okunma
Ali Bülent Dilek
Ebubekir Sifil
Mülkün Garantisi Adalet Ya Adaletin Garantisi?
1197 Okunma
1 Yorum
Zafer Kafkas
Ruşen Çakır
CHP başörtüsü (türban) sorunundan kaçamaz
1151 Okunma
Tayibet Erzen
Mahir Kaynak
Barış yemeği
1064 Okunma
4 Yorum
Süleyman Karagülle
Fehmi Koru
Savaş değil barış
1034 Okunma
Ahmet Kirtekin
Oktay Ekşi
Türban Düğümü
983 Okunma
2 Yorum
Vahap Alma
Reşat Nuri Erol
İşte bu kadar!
961 Okunma
6 Yorum
Ilker Ardic