Çatışmadan 'çare'ye
894 Okunma, 2 Yorum
Reşat Nuri Erol - Milli Gazete
Ilker Ardic

Önce tesbit : Son bes asırdır dünyaya Hakim olmaya başlayan " küresel Tekel sömürü sermayesi" bugüne kadar elde ettiği gücünü kullanarak , ülkelerdeki siyasi güçleri çatıştırma ve yanıma yolla dünyayı " tek sermaye ' devleti "ne götürme hayalindedir . Bunu gerçekleştirmek Click DÜNYANIN her tarafındaki ülkelerde "Ic çatışmalar " oluşturulmuştur ; BİR tarafta " iktidar " Diger tarafta " muhalefet " ve çatışmalar , Spor Şube Müdürlüğü Sürekli çatışmalar , çatışmalar bitmeyen ...

Ayşe arada Uluslararası çatışmaları hatırlatmaya Gerek var mi ?

Türkiye'ye bakalım ; ülkemizde de durum farklı değildir .

BİR tarafta "iktidar" olduklarını zannedenler ...

Diger tarafta sözde "muhalefet" yapanlar ...

Her Iki Taraf da ne yapıyor ?

Sadece birbirlerine sataşıyorlar , Çamur atıyorlar , itişiyorlar , çatışıyorlar ve daha bilmem ne arsızlıklar yapıyorlar ; Boyle yaparak vatandaşları sorunlarıyla Baş Başa bırakırken , küresel Tekel sömürü sermayesinin ekmeğine yani sömürüsüne Yağ sürüyorlar .

...

Tesbite Devam : Bizi yani vatandaşı ilgilendiren ana sorunlarımız Click "Care ve Çözüm " YÖK ! Plan ve Proje çağında "devlet ve yerel yönetimlerle ilgili " Plan ve Proje " YÖK ! BÜTÜN dünyada ve ülkemizde çöken sistemli.Çantalı / ler Click herhangi BİR alternatif " Sistem ve Düzen " YÖK ! Zulme dönüşen yargı Düzeni Click " Etkin , Saygın ve Adil BİR yargı " mekanizma önerisi YÖK ! Tarım ve hayvancılığından Ekonomi ve sanayideki her türlü Üretim alanına kadar " topyekün çöken ekonomiye öncelikle özen ve Çözüm " YÖK ! Ülke borçlarımızın bırakınız ana parası , " faizler " den oluşan her bir fahiş , onun silah, onu ay, onu Yıl ödenen milyarlarca dolardan kurtulmak Click " herhangi BİR niyet ve caba " safra fade ! Varlığıyla övündüğümüz Genç nüfusumuza yeterince " bu da, / ev ve Eğitim ES " YÖK ! Sekiz yıldır iktidarda olanların Anayasa çoğunluğu var AMA ne " iktidardakilerin " ne de " muhalefettekilerin " Hala otuz yıllık darbe anayasasına " alternatif BİR Anayasa teklifleri Tense'lerde hazırlıkları " safra fade !

Sözümüz Iki tarafa ; " iktidar cephesinde " de YÖK, " muhalefet taifesinde " de YÖK !

Allah aşkına söylesenize ; AKP , CHP , MHP, BDP ve diğerleri ne diyor ? ! .

Var olan " dertlerimize deva "Onu türlü " sorunlarımıza Hizmetleri " var mi ? ..

Yok , YÖK ; met Iki " YÖK "tan nasil BİR " Varlık " ve " Hayır " olacaksa ...

Söylesenize ; " çatışmak " tan Baska ne yapıyorlar , ne ? ..

Sorunlarımıza BİR öncelikle özen ve Çözümleri var mi ? ..

...

Bakımı : " Adil Düzen "de PEK cok sorun " yerinden yönetim " ile çözülecek . Yeryüzü yüze Yakin " bağımsız Ulusal devletler " şeklinde oluşacak ve devletler Dış güvenliği sağlayacak .

Onu " devletin " yüze Yakin bağımsız " il "e bölünecek , İller " Sosyal grup " anlayışına dayanacak ve görevleri "Ic güvenliği sağlamak " olacak .

Her il yüze Yakin " Bucak " şeklinde ayrılacak , bucaklar " ocak yapılanması " anlayışına dayanacak , bucağın Sosyal yapıdaki Yeri " Birlikte ÇALIŞMA prensipleri " uzerine olacak ve " hukuki Yapı " burada kurulacak .

Her Bucak yüze Yakin " ocak / apartman " Yönetimi şeklinde ayrılacak , bucağın Sosyal yapıdaki Yeri " Birlikte yaşama prensipleri " uzerine olacak , Birlikte istedikleri yaşama fonksiyonunu ICRA edecek , ocakların yapısı akrabalığa Tense'lerde sözleşmeye dayanacak .

BÜTÜN bunları " Adil Düzen "ve" Adil Ekonomik Düzen " gerçekleştirecek .

Küresel sömürü sermayesinin çatışmacı sömürüsü Boyle bitirilecek .

" Çatışmacı " on "Care ve Çözüm anlayışı " na geçilecek zihniyet .

 

Ilker Ardic


YorumcuYorum
Reşat Nuri Erol
09.09.2010
10:04

Erbakan: ÇARE VE ÇÖZÜM ADİL DÜZEN’DİR

Anadolu Gençlik Derneği Konya Şubesi’nin iftarına katılan Milli Prof. Dr. Necmettin Erbakan, “gelecek sene milli görüş iktidarda olacak” dedi.

ERBAKAN: 42. YILDA İKTİDARIZ

Milli Görüş Lideri Erbakan da konuşmasına Ramazan ayının faziletine dikkat çekerek başladı. Erbakan, 41 yıl önce siyasete başladığı Konya’nın plakasına atıfta bulunarak 42’nci yılda iktidar olacaklarını söyledi.

Siyonizmi bir timsaha benzeten Erbakan, “timsahın alt çenesi Avrupa Birliği, üst çenesini ise Amerika” dedi.

Kurtuluşun ancak ve ancak Milli Görüş’te olduğunu kaydeden Erbakan, “nasıl ki sıfırdan yüzde 36’ya gelmişsek, yüzde 2,5’tan da yüzde 40’lara ulaşabileceğiz” diye konuştu.

Erbakan konuşmasını şöyle sürdürdü:

Ne konuşacağız? Milli Görüş’ü konuşacağız. Bu Milli Görüş insanlığın kurtuluş reçetesidir. neden çünkü bunu ben söylemiyorum BM raporu söylüyor. Raporda mevcut global sistemin çöktüğü görünüyor. Bütün dünyada bir adaletsizlik hakimdir. Açlıktan hastalıktan hergün 150 bin insan ölmektedir. Bunun 4 te biri çocuktur. 2 milyar insan içme suyundan mahkumdur. Zimbavye’de BM raporuna göre 20 yıl evvel 59 yaşına kadar yaşıyordu, şimdi 30 yaşına kadar yaşıyor 20 yıl sonra 20 yaşına kadar yaşıyacak. Siyonizm altınlarını kaynaklarını sömürüyor. Ramazandayız fakirleri göz önünde bulundurmak zorundayız.

Gittikçe de daha karanlığa gidiyoruz. Ülkeler yok oluyor. Nasıl ki komunizm 80 sene insanlara zulmedip gittiyse kapitalizmde gidecektir. ikisininde insanlar ezilmiştir.

Çoğu kişi gerçekleri konuşamaz.Konuşamazlar çünkü; yahudiler onları ezer!

Toplantıda ’Mücahid Erbakan’ tezahüratları yükseliyor.

AKP bizlerden para topluyor, götürüyor yahudilere veriyor. Bizi soyup soğana çeviriyorlar. Yahudiler ve AKP birbirlerinin kopyasıdır.

AKP herşeyden vergi alıyor.Haksız olarak vergi alıyor, alıyorda ne yapıyor aldığı verginin yarısını Siyonizme harcıyor.

Nerde para varsa yahudiler oraya hortumunu kurmuş. Sömürüyor, Sömürüyor, Sömürüyor!

Siyonizmin timsahının üst çenesi Amerika’dır! Kuyruk İsrail’dir. Peki Gözler neredir? Ne yazıkki iş adamları ve medyanın büyük kısmıdır!

1000 seneden belli İslam’ı kötülemeye çalışıyor.

Türkler dünyaya bi Saadet getirmiştir.

İnsanlığın kurtuluşu ancak Milli Görüş ile kurulabilir.

Biz hikaye konuşmuyoruz. Biz gerçekleri konuşuyoruz.

Bütün insalığı faiz mahvediyor.Diğer partilerin hepsi faiz düzeneğindedir.Bir tek Saadet Partisi faizi kabul etmiyor.

Diğer partilerin hepsi Batı’yı üstün görüyor. Hadi Ordan! Akılsız budala! Sen ne Batı’yı tanıyorsun ne ecdadımızı tanıyorsun. Senin Batılı dediğin adam yüzünü yıkamayı bilmez!

Kurtuluş ancak Milli Görüş’dedir. Milli Görüş yaptıkları ile bunu ispat etmiştir.

Milli Görüş;

Milleti temsil etmiştir.

Milletimizin Kurtuluş ilacıdır.

Milli Görüş olmazsa bütün milli her şey satılır.

Milli Görüş bu ülkenin varlığını koruyandır.

Milli Görüş Türkiye’yi aslına çekmiştir.

Milli Görüş bu vatanın muhafızıdır.

Milli Görüş 3 defa iktidara geldi.H er geldiğinde çığır açacak şeyler yaptı.

Ben nereye gitsem bana gelip ’Hay ALLAH senden razı olsun.Senin zamanında ne güzel şeyler gördük’ diyorlar.

Ben bunları niçin söylüyorum biliyormusunuz? Bunlar Milli Görüş’ün kokusudur, kokusu.

Milli Görüş’ün yapacağı 3 şey:

Yaşanabilir bir Türkiye..

Yeniden bir Türkiye..

Yeniden bir dünya!

Siyonizm bizi iktidardan düşürmek için bir çok entrika çevirdi. Bizi hileyle hükümetten uzaklaştırdılar. Siyonizm bizim oylarımız çıkarken 28 Şubat’ı çıkardı ve bizim oylarımızı düşürdü. Biz şimdi %50’ye çıkmanın antremanlarını yapıyoruz. Biz 61 partiden değiliz.Biz 1’iz ve tekiz. Bünyemize karışmış çürükler temizleniyor! Şu sözüöü unutmayın..Bu akşamın hediyesi olarak sizlere sunuyorum. "İMAN VAR, HER ŞEY VAR!"

Zulümden kurtulmak için Milli Görüş ve ADİL DÜZEN şart

Erbakan, asırlar boyu Hak’kın harekat noktası olan Konya’nın Milli Görüş’ün de doğduğu yer olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti: ’’Bugün bir dönüm noktasındayız, ya ecdadımız gibi Milli Görüş ile bütün dünyayı kurtaracağız ya da insanlık siyonizmin zulmü altında sürüm sürüm sürünecek. Bu zulümlerden kurtulmak ancak ’Milli Görüş’le mümkündür. Kapitalizm de komünizm gibi yok olup gidecektir. Dünya bir felakete doğru gidiyor. Bunların çözümü "ADİL DÜZENA"dir, mutlaka Milli Görüş’e dönmeye mecburuz."

"Borcu, milli gelir sayıyorlar"

Milli gelirin 10 bin dolara çıktığını iddialarını gerçekçi bulmayan Erbakan "Bunun yarısı borç, borcu milli gelir sayıyorlar. AKP ile CHP arasında ne fark var? Aklınızı başınıza alın, ikisi de AB’ye girmek istiyor. Oysa AB Hristiyan medeniyeti, aile hayatı yok, ahlaki değerler yok, insanlar inim inim inliyor, iflas etmiş."Erbakan, bütün meselenin gelecek seçimleri kazanmak olduğunu, Milli Görüş camiasının bir yıl içinde seçime canla başla çalışıp hazırlanarak seçimi kazanması gerektiğini ifade etti.

Reşat Nuri Erol
09.09.2010
10:05

KUR’AN VE İLİM SEMİNERLERİ-578/ADİL DÜZEN DERSLERİ-408 25 Ekim 2010

NİÇİN YENİ PARTİ

1960’larda başlanan siyasi ve diğer faaliyetlerimizin bir eksiği vardı. İslâmî kurumları, partileri, dernekleri, vakıfları, şirketleri oluştururken cari sistem içinde oluşturduk; Batı’nın bâtıl kuralları içinde oluşturduk.

Bunun iki sebebi vardı.

Birincisi: O günkü bürokratlara yeni bir şey anlatamazdık. Çünkü onlar kanunlarla değil de geleneklerle devleti yönetiyorlardı. Daha evvelkilerin yaptıkları onlar için değişmez kanun idi.

İkincisi ise; halkımız bilmediği bir sisteme nasıl götürülecekti. Başka bir ifade ile biz de o zaman “Adil Düzen”i bilmiyorduk.

Bugün ise bu merhale aşılmıştır. Artık kurumlarımızı şeriata uygun olarak kurmalı ve işletmeliyiz. Bunun mânâsı ‘kanunlara aykırı oluşturmalıyız’ değil, tam tersine, ‘kanunlara uyarak, memurların bilmediği kanunları onlara öğreterek’ yeni partimizi kurmalıyız.

Kanunlar zaten İslâmiyet’ten alınmış ve yapılmıştır. Bizim sorunumuz kanunlar değil, kanunların kötü uygulamasındadır, kendi safsatalarını kanun diye yutturmalarıdır.

Hukukumuzda ‘kamu alanı’ yoktur.

Ama A. N. Sezer yutturdu ve hâlâ uğraşıyoruz.

“Adil Düzen Partisi”ni yeniden yeni bir parti olarak kurmalıyız.

Eski partileri bu şekilde yeniden örgütlemek mümkün değildir. Çünkü onlar o sistemde oluşmuşlardır. Onlar merkezi sisteme dayanmaktadır, onlar ekseriyet sistemine dayanmaktadır. Bunu değiştirmek mümkün değildir.

Bir topluluk yeniden kurulduğu zaman başlangıçta insanlar heyecanla o topluluğa katılırlar. Bir gelişme ve ilerleme olur. Sonra topluluk durgunlaşır ve hep birbirleriyle anlaşmış kişiler hâline gelirler. Bu o topluluğun en verimli zamanıdır.

Ne var ki anlaşmış nesil yaşlandıkça yeniler onlara katılamaz. Çünkü onların eğitimini almamışlardır. Eskiler de yeni sesler istemezler. Yeniler de orada bir yer bulamazlar.

Biz buna ‘kemikleşme’ diyoruz. Bu yaşlanma alametidir. Bu sebepledir ki birleşen partilerin reyleri azalır. Ayrılan partilerin toplam oyları çoğalır. Yaşlılar yaşlandıkları için devre dışı edilirler. Orta yaşlılar da eskilerin kadrosunda yetiştikleri için yenilik yapamazlar. Gelişme birden durur.

Yapılacak iş nedir?

Yaşlıların orta yaşlıları atlayarak gençlerden oluşan bir kadro ile yeni parti kurmaları gerekmektedir. Yaşlılar onlara fazla karışamazlar ama yaşlılardan destek alırlar, kendileri yeni hamle yaparlar, yeni bir düzen oluşur.

Gerçi orta sınıf akıllı olsa, yönetimden çekilse, yönetimi gençlere bıraksa, gençler de yaşlıları dinlese yine inkılap olur. Ama ne orta yaşlılar çekilir, ne de gençler yaşlıları dinler.

Bir oluşum başladığı zaman değişik kimseler katılır. Çıkarları için orada yer alırlar. Bir kısmı da ajan olur. Bunları tanıyıp ayıklamak mümkün değildir.

Bunun için ‘hicret’ emredilmiştir. Hicret ettiğinizde samimiler sizinle gelirler, münafıklar ise orada kalırlar. Hicret bir ayıklama mekanizmasıdır.

Partiler için hicret ayrı parti kurmadır. Böylece çıkarcılar veya görevliler eski partide kalırlar, yeni partiye gerçek Adil Düzenciler gelirler. Yine de eskilerden görevli olarak gelenler olur. Bunları etkisiz hâle getirmek için parti yönetimini gençlerden ve yenilerden oluşturmak gerekir. Samimi Adil Düzenci olanlar bundan hoşlanırlar. Gençleri daha çok desteklerler. Sonra gerekirse onlara da görev verilebilir. Milletvekili veya bakanlık listelerinde onlara da yer verilebilir.

Parti bir arabaya benzer. Bir model araba çıkar. Sonra daha gelişmiş model çıkar. Bu gelişme denemelerle elde edilir. Biz kaç tane parti kurduk; kapattılar, bir daha kurdu; kapattılar, bir daha kurduk. Her seferinde daha da güçlendik.

“Adil Düzen” ANAP olayından sonra ortaya çıktı.

Bizim partimizi bugün kapatmıyorlar, onun için yüzde beşlerdeyiz.

Biz yeni parti kurduğumuzda samimi Adil Düzen Çalışanları gelecek, ikisi arasında müzebzib olanlar ise ayıklanacaktır. Onlar eski partilerde kalacaklar, AK Parti’de ve Saadet Partisi’nde kalacaklar, bizim samimilerimizi devre dışı bırakamayacaklardır.

Biz partileri kurduk. Tutucuların işi bizi devre dışı bırakmak oldu. Erbakan da onları tuttu, çünkü o zaman öyle yapılması gerekiyordu.

Biz hemen uzaklaştık ama uzaktan desteklemeye devam ettik.

Bugün gelinen yer işte burasıdır.

Biri irtidat etmiş, diğeri de irtidata hazırlanıyor.

Eğer o partiler olmasa, inanmışlar da başka gidecekleri yer bulamadıkları için bize gelecekler. Oysa şimdi onların yerleri var, bize sığınmak zorunda olmayacaklardır.

Gerçekten kaç kişi olarak Adil Düzenci olduğumuzu ancak kuracağımız yeni parti ile bilebiliriz.

SÜLEYMAN KARAGÜLLE

Yay. Haz.: REŞAT NURİ EROL





Sayı: 65 | Tarih: 5.09.2010
Mahir Kaynak
ABD’nin Hedefi
999 Okunma
Süleyman Karagülle
Mehmet Şevket Eygi
Kur'âna Saygı
953 Okunma
Emine Hocaoğlu
Ahmet Hakan
Ahmet sen neden burada değilsin
941 Okunma
2 Yorum
Lütfi Hocaoğlu
Oktay Ekşi
Af Yanlışları
909 Okunma
Vahap Alma
Reşat Nuri Erol
Çatışmadan 'çare'ye
894 Okunma
2 Yorum
Ilker Ardic
Nazlı Ilıcak
Yıkıntıdan umut doğabilir
882 Okunma
Fatma Karuç
Ebubekir Sifil
Ellerimizle İşlediklerimiz Yüzünden
873 Okunma
Zafer Kafkas
Ruşen Çakır
İstanbul Diyarbakır’ı gölgede bıraktı
816 Okunma
Tayibet Erzen