Asıl tehlike, “paralel din”ler tehlikesi!
899 Okunma, 0 Yorum
Yusuf Kaplan - Yeni Şafak
Ali Bülent Dilek

Asıl tehlike, “paralel din”ler tehlikesi!

 

Yusuf Kaplan

 

 29 Temmuz 2016

Küresel sistem, yeniden şekilleniyor.

Üstelik de İslâm'ın dize getirilmesi, bunun için de Ehl-i Sünnet Omurga'nın çökertilmesi ve “paralel din”ler icat edilmesi stratejisi üzerinden yeniden şekillendiriliyor küresel sistem.

Batılıların yüzyıllık ana stratejileri bu!

Eğer bu yakıcı gerçeği göremezseniz, hiç bir şeyi göremez, gelen tehlikeleri nihâî olarak püskürtemezsiniz!

HEDEF: “PARALEL DİN”LER İCAT EDEREK EHL-İ SÜNNET OMURGAYI ÇÖKERTMEK!

Küresel sistem, iki asırdır İslâm'la savaşıyor. Hedef, bizim bin yıldır kurduğumuz Ehl-i Sünnet Omurga'yı çökertmek.

Seküler-kapitalist küresel sistemin varlığını ve hegemonyasını sürdürebilmesi, İslâm'ın yeniden tarih yapan bir aktör olarak tarih sahnesine çıkmasının önlenmesine, bunun için de bin yıl İslâm dünyasını dimdik ayakta ve diri tutan Ehl-i Sünnet Omurga'nın çökertilmesine, dolayısıyla “paralel din”ler icat edilerek İslâm'ın hadım edilebilmesine, küresel sisteme boyun eğdirilmesine bağlı.

Küresel sistem, -dolayısıyla küresel kapitalist sistemin kuran, iki asırdırİslâm dünyasının bütün temel sorunlarını ve sınırlarını belirleyen- İngilizler şunu çok iyi biliyor: Eğer Ehl-i Sünnet omurga çökertilirse, tonla “paralel din” icat edilir, böylelikle İslâm dünyası kolaylıkla parçalanır, sonuçta, İslâm'ın tarih yapan bir aktör olarak yeniden tarih sahnesine çıkması engellenmiş olur.

Önce neo-selefilik üzerinden terör örgütleri icat ederek Müslüman kitleleri İslâm'dan uzaklaştırmak, sonra da İslâm'ın ana kaynakları konusunda şüpheler uyandırarak İslâm'ı hadım etmek, bunun için de, tıpkı Budizm, Hinduizm, Konfüçyanizm, Taoizm gibi küresel sisteme itiraz etmeyecek hatta küresel sisteme boyun eğecek “paralel din”ler icat etmek!

ASIL TEHLİKE, PARALEL DEVLET DEĞİL PARALEL DİN TEHLİKESİ!

O yüzden, asıl tehlike, “paralel devlet” tehlikesi değil, “paralel din” tehlikesidir. “Paralel devlet” tehlikesi, “paralel din” tehlikesinin bir sonucudur.

Türkiye'de meseleyi bu şekilde kavrayabilecek çapta bir derinliğe, tarih felsefesi birikimine, köklü medeniyet perspektifine sahip donanımlı bir entelijansiya yok. O yüzden dünyada da, bölgemizde de, ülkemizde de ne olup bittiğini kavramakta zorlanıyoruz.

O yüzden sürekli olarak nedenleri atlıyoruz ve sonuçlarla boğuşup duruyoruz.

“Paralel din” tehlikesi, sadece Türkiye'ye özgü bir sorun değildir; bütün İslâm dünyasının yüzyıl boyunca kıran kırana boğuşacağı en hayatî sorundur.

Eğer sorunun “paralel devlet” tehlikesi değil de “paralel din” tehlikesi olduğu gerçeğini göremezsek, gerçek sorunu kavrayamaz, kalıcı, köklü ve uzun vadeli stratejiler geliştiremez ve sürekli olarak içerden ve dışardan büyük saldırılarla karşı karşıya kalmaktan kurtulamayız.

………………
MISIR'I İNGİLİZLERİN ELİNDEN KURTARAMAZSAK, İSLÂM DÜNYASINI TOPARLAYAMAYIZ!

Meselenin püf noktasına geliyorum şimdi: FETÖ, Yahudilerle de, Vatikan'la da derin ilişkiler kursa da, FETÖ'nün gerisindeki beyin, yanı üst akıl İngilizlerdir.

FETÖ'nün Amerika'da bulunması bir karartma operasyonuydu. O yüzden 15 Temmuz darbe-işgal girişiminin püskürtülmesi üzerine, FETÖ'nün başını ABD'den bize iade etmesini talep ettiğimizde,FETÖ'nün karargâhını Kahire olarak belirlemesi, bu söylediklerimin somut ispatıdır.

Mısır'da darbeyi yaptıran kimdi? Suudu kullanan İngilizlerdi.

Mısır, İngilizlerin kontrolündedir. Hem de iki asırdır.

Niçin? Türkiye'nin toparlanması ve İslâm dünyasını toparlayacak bir güce ulaşması hâlinde Türkiye'nin bu girişimini püskürtebilecek tek yer Mısır'dır! Mısır'ı kontrol eden İngilizler, Arap dünyasını da kolayca kontrol edebileceklerini çok iyi biliyorlar.

O yüzden televizyonlardan bangır bangır bağırdım: Rusya'yla, Mısır'la ilişki koparılmaz, diye! Ama aforoz edildim!

Rusya, küresel sistemde aks / eksen ülkedir; Mısır da, hem Arap hem de İslâm dünyası genelinde aks ülkedir.

Türkiye, Rusya'yla ilişkilerini rayına oturttu, nihayet.

Sıra Mısır'ı İngilizlerin kontrolünden kurtarmakta! Eğer Mısır, İngilizlerin güdümünden kurtarılamazsa, FETÖ, Mısır'a yerleştirilecek, Mısır üzerinden bütün Arap dünyasında protestanlaştırılmış, ruhu çalınmış, küresel sisteme boyun eğen “seküler bir İslâm” icat edilecek ve bu “paralel din”, yine İngilizlerin icat ettiği selefîliğe alternatif olarak bütün İslâm dünyasına sunulacak: Sonuçta, “hormonlu Müslümanlar” icat edilmiş olacak...

Böylelikle, Türkiye'nin toparlanma ve İslâm dünyasını toparlama girişimleri de boşa çıkartılmış olacak...

Özür dileyerek şunu söylememe izin verin lütfen: Umarım, bu ülkeyi yöneten insanlar bu yazıyı okurlar ve gereken dersi alırlar...

http://www.yenisafak.com/yazarlar/yusufkaplan/asil-tehlike-paralel-dinler-tehlikesi-2030769

yorum;

Vücut gidince dil de gider VATAN DA!

Kellim kellim la yenfa.

Yani konuş konuş nafile bir şey değişmez demek.

Maalesef bilenlerin, ilim adamlarının kanunları yapmadığı

ülkelerin ortak kaderi yok olmaya kadar gider.

Ülkemize gelecek olursak bir darbe tehlikesini atlatmaya

kadar varan bir durum söz konusudur.

Artık halkımızın da yanlış üstüne yanlışların kendilerini

nereye getirdiğini görmeleri lazımdır.

İlk önce farzı ayın olan siyaset ilimleri öğrenilecek

Ve buna uygun gelen parti veya partilere yönelinecek yoksa kurulacak.

Yazarımız yine yuvarlak konuşup yazmaya devam ediyor.

Artık kuşdilini herkesin her şey pahasına terk etmesi

ve açık gönüllü olması zamanı gelmiştir.

Çünkü vücut gidince dil de gidecek çözümleri ortaya

koyacak ne bir dilimiz  ve nede uygulayacak  bir vatanımız kalmayacaktır.

Merhum Erbakan hocamız;Adil Düzen gelecek bu kesin şart,ama bu

 kanlı mı olacak kansız mı  olacak derken bu gerçeğe parmak basmaktaydı.

Halkın rıza ile kabulü ve getirmesi.

Aksi halde sonuç.

İç savaş,işgal ve soykırım.

Sonunda vatanımızın paylaşılması.

İkinci Sevr de diyebilirsiniz.

Halkımızdan ve öncelikle yazarımız Yusuf kaplandan

İsteğimiz www.akevler.org  sitemizdeki Adil Düzen çözümlerini

okumaları, yazmaları, anlatıp yaymaları ve bu çözümlere inanıp

 yönelerek  gereğini yapmalarıdır.

Akevler 50 yıldır işte tam da bu günler için çalışmış ve Adil Düzen’e

göre çözümleri ortaya koymuştur.

Artık bu saatten sonra bunlar doğru mudur  yanlış mıdır diyenlere de

bunun vebali 20 yıldır Akevlerle bu konuları tartışmayan ve arkadan

raporlar hazırlayan akademisyenlerindir.

(“Başkan: Prof. Dr. Sabahattin ZAİM

Başkan Yardımcısı: Prof. Dr. Hayrettin KARAMAN

Sekreterler: Doç. Dr. Abdülaziz BAYINDIR, Doç. Dr. Ömer DİNÇER, Doç. Dr. Ahmet TABAKOĞLU

Üyeler: Prof. Dr. Fahrettin ATAR, Prof. Dr. Mehmet YAZICI, Doç. Dr. M. Akif AYDIN, Doç. Dr. İrfan GÜNDÜZ, Doç. Dr. Nazif GÜRDOĞAN, Yrd. Doç. Dr. Raşit KÜÇÜK, Dr. Mehmet ERDOĞAN, Dr. Faruk BEŞER, Kerim AYTEKİN. İstanbul, 1993”

 

 http://www.akevler.org/AkevlerKitaplar/971/74/1-takdim-ve-tanitim-Hayrettin-Karamanin-ADIL-DUZEN-DEGERLENDIRMELERI-VE-CEVAPLARIMIZ)

 

 Ve bunları finanse eden Refah Partili(TAYYİP ERDOĞAN,AZMİ ATEŞ,FEYZULLAH KIYIKLIK.)(bakınız.h.karaman hatıralarım ilgili bölüm-(http://www.akevler.org/AkevlerKitaplar/1358/74/11-DEGERLENDIRMEYE-ESASHKARAMAN-HATIRAT-ADIL-DUZEN-KISMI-Hayrettin-Karamanin-ADIL-DUZEN-DEGERLENDIRMELERI-VE-CEVAPLARIMIZ-) okul kaçkınlarınındır demek durumundayız, vesselam…

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Ali Bülent Dilek






Sayı: 372 | Tarih: 31.07.2016
Ergün Diler
Kanlı Düğün
Sonuç nereye varır?
1252 Okunma
Süleyman Karagülle
Ahmet Hakan
Sen ne büyükmüşsün hey Atatürk
La ilahe İllallah
1011 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Mehmet Barlas
Orduda tasfiye bizim alışık olduğumuz bir gelişmedir
Neye alışıyoruz acaba?
950 Okunma
Tayibet Erzen
Yusuf Kaplan
Asıl tehlike, “paralel din”ler tehlikesi!
Vücut gidince dil de gider VATAN DA!
899 Okunma
Ali Bülent Dilek