Erdoğan gerçeği ve Davutoğlu’nun zarif davranışı
1090 Okunma, 0 Yorum
Mehmet Barlas - Sabah
Tayibet Erzen

 06.05.2016

Ernest Hemingway'in "Cesaret"i tanımlaması, tanık olduğumuz siyasi gelişmelere uyarlanabilir... "Cesaret tehlikenin üzerine gitmek değil, tehlikenin karşısında zarif davranmaktır" diyor Hemingway...
Devlet yönetimine yansıyan iki başlılık sürseydi, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Başbakan Davutoğlu arasındaki görüş ayrılıkları tehlikeli bir krize dayanabilirdi... Ama gerek Erdoğan'ın gerekse Davutoğlu'nun zarif davranışları, bu olağanüstü durumu, olağan bir siyasi gelişme biçiminde gündemimize oturttu.

Erdoğan gerçeği 
Spekülasyonların ötesinde siyasetin gerçeklerine bakarak geleceği görmeye çalışıyorsak, yapmamız gereken mayıs sonundaki AK Parti Olağanüstü Kongresi'ni beklemektir. AK Parti'ye ilişkin en ağırlıklı gerçeğin ise "Cumhurbaşkanı Erdoğan" olduğunu hiç unutmamamız gerekiyor. Bundan sonraki AK Parti yönetimi bu gerçeği göz ardı etmezse, "Olağan" durumlar "Olağanüstü"ne dönüşmez.

 

Tamamı için http://www.sabah.com.tr/yazarlar/barlas/2016/05/06/erdogan-gercegi-ve-davutoglunun-zarif-davranisi

 

 Yorum:

 

Dehşeti kabullenmeye hazır mısınız?

Yazıldı, çizildi, konuşuldu, daha da çok konuşulacak. AK Parti’de bir Erdoğan-Davutoğlu gerilimi hep vardı. Cumhurbaşkanının ex partisinden başbakan olmak ama hiçbir etkinliği olmamak öyle kolay bir şey değil, olmayacak ve oldurulmayacak. Bu açıdan bakınca Davutoğlu’nun iyi bile dayandığını söyleyebiliriz. Bakalım bir sonraki kurbanın seyir defterinden neler çıkacak? Gerçi o bile baştan kayıp, ne de olsa hikaye hep ‘Reis’in seyir defteri…’ diye başlıyor ve devamı çok da önemli olmuyor. Hal böyle olunca da üst düzey bir mevkide olup da başkası tarafından yönlendirilmek için Davutoğlu’ndan çok çok daha aşağı bir seviyede olmak gerekiyor, hem de her açıdan.

Yapılan bunca yorumun içerisinden Sayın Barlas’ın “AK Parti'ye ilişkin en ağırlıklı gerçeğin ise "Cumhurbaşkanı Erdoğan" olduğunu hiç unutmamamız gerekiyor.” İfadesi öldürücü darbeyle aslında olayı hem özetlemiş hem de bir sonraki başbakandan beklentinin ne olduğunu en açık şekilde ortaya koymuştur.

Bu nasıl bir dehşettir ki bu kadar açık bir dille ifade edilebiliyor. Bir ülkenin cumhurbaşkanı tüm halkı kucaklayacağına, hiçbir beis görmeden rengini belli edebiliyor ve kendisinin çok rahat bir şekilde bir grubun cumhurbaşkanı olduğunu söyleyebiliyor, hükümet partisinin yanında yer alabiliyor, bununla da kalmıyor müdahale edip yön verebiliyor, meydanlara çıkıyor, bıkmıyor, yılmıyor, devam ediyor…

Bu durum kötü değil. Hayır, bunu ifade etmek için kullanılacak kelime ‘kötü’ değil. Bu durum ÜRKÜTÜCÜ! Ürkütücü olan da siz ne olduğunu anlayıncaya kadar hayatınıza yerleşmiş oluyor zaten. Gidişat uçurum, yine ilahi bir elin dokunuşuna muhtacız. Allah merhametini bizden esirgemesin. Amin.

 

Tayibet Erzen






Sayı: 360 | Tarih: 8.05.2016
Ergün Diler
Sürpriz
Türkiye ne yapmalı?
1306 Okunma
Süleyman Karagülle
Emre Aköz
...
Keşke
1167 Okunma
Vahap Alma
Mehmet Barlas
Erdoğan gerçeği ve Davutoğlu’nun zarif davranışı
Dehşeti kabullenmeye hazır mısınız?
1090 Okunma
Tayibet Erzen
Ahmet Hakan
Yeni başbakana dakika bir, gol bir
Özal-Erdoğan
1071 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Yusuf Kaplan
Kaybedecek vaktimiz yok! Başkanlık sistemi şart!
Alternatif Adil Düzen’e göre “Reis”’ten başkan olmaz!
900 Okunma
Ali Bülent Dilek