Müslüman olma coşkusu, ümmîleşme ve “vasat ümmet” yolcu
1061 Okunma, 0 Yorum
Yusuf Kaplan - Yeni Şafak
Ali Bülent Dilek

Müslüman olma coşkusu, ümmîleşme ve “vasat ümmet” yolculuğu...

Yusuf kaplan

08 Şubat  2016

Haşimî Yayınları'ndan Ahmet Kasım Ağabey, Ali Sözer, İbrahim Aydemir ve Bedri Gencer kardeşimle birlikte Kahire, Tanta ve İskenderiye hattında bir haftalık Mısır seyahati/miz sırasında yaptığım “keşifler”, önceden geliştirdiğim teorik gözlemlerimi pekiştirdi: “İslâm dünyası” diye bir “yer” yok.

MÜSLÜMAN OLMA COŞKUSU NASIL BUHARLAŞIYOR?
İslâm dünyasında, İslâm, Müslüman toplumların omurgasını, ruhunu, hattı harekâtını belirleyen yegâne kaynak olan özelliğini yitirmek üzere...

İslâm, İslâm dünyasında, İslâm, Müslüman toplumlar için sadece elbise gibi giydikleri, işlerine yaramadığı zamanlarda ve durumlarda da kaldırıp attıkları, tepe tepe kullandıkları, hayatlarında hiç bir değişime, dönüşüme, dirilişe, coşkuya ve neşve'ye kaynaklık edemeyen bir “ceset” sadece, büyük ölçüde!

Müslümanlar, sorunlarını İslâm'ın çağlar ötesi kaynaklarına dayanarak çözmüyorlar çünkü. Kur'ân'dan, hadis'ten, sünnet'ten, medeniyet'ten sözedip duruyorlar ama hayatlarını belirleyen, zihinlerini şekillendiren, dünyalarını inşa eden kaynaklar bunlar değil; sürgit değişen bilim gibi; insanı, ruhunu bitiren, insanî özelliklerini ayarta ayarta azaltan, tükettikçe tüketen tüketim çılgınlığı gibi; aslâ vazgeçemedikleri ve kölesi hâline geldikleri ayartıcı hız, haz ve arzu'lar gibi çağdaş hurafeler.

…………………….
ÜMMÎLEŞME›NİN YOLU: "VASAT ÜMMET" YOLCULUĞU
“Vasat ümmet”, “Merkez Ümmet” demek, “Güneş Ümmet” konumuna yükselmek yani.

Hücurat sûresinde verilen ilkeyi (=literârafû=tanımak, tanış olmak ilkesini) işleterek, tıpkı Efendimiz (sav) gibi, şu üç şeyin hem tanığı hem de tanıdığı kişi olmak:

1-Hakikatin ve Hakikat Çağrı'sının şahidi (tanığı ve tanıdığı kişi) olmak. Yani hakikate teslim olmak, şeksiz-şüphesiz iman etmek.
2-Hz. Âdem'den bu yana ortaya konan insanlık birikiminin, bütün çağların ve çağrılarının şahidi (tanıdığı ve tanıdığı kişi) olmak.
3-İçinde yaşadığımız çağın ve çağrısının şâhidi (tanıdığı ve tanıdığı kişi) olmak.

Sözün özü: Tıpkı âlemlere rahmet olarak gönderilen Efendimiz (sav) gibi, hiç bir kınayıcının kınamasına aldırış etmeden, bir elimize güneşi, bir elimize de ay'ı verseler bile iddiamızdan, davamızdan aslâ vazgeçmeyeceğimize ant içerek bütün zamanları seferber etmek, bütün zamanları kendi çocuğumuz kılabilmek ve bütün zamanların çocuğu olarak insanlığın hakikatle buluşturulması yükünü ve yükümlülüğünü taşıma Müslümanca coşkusu, neşvesi ve heyecanıyla nefes alıp verebilmek.

Ümmîleşmek, bütün insanlığı yeniden silbaştan ümmîleşmeye, çağdaş hurafelerden, çağdaş hurafelerin ördüğü, körleştirici, köleleştirici ağlarından, bağlarından, kavramlarından ve dünyasından kurtulmak ve yeni bir çağın hakikat medeniyeti Çağrı'sının vadettiği Hakikat Medeniyeti yolculuğunun önündeki çakıltaşlarını temizlemek, insanlığı hakikat medeniyeti yolculuğuna çıkaracak muhkem yapıtaşlarını döşemek...

Unutmayalım: Hakkıyla ümmîleşebildiğimiz ve “vasat ümmet” konumuna yükselebildiğimiz zamanlarda, önce daru'l-İslâm'ı inşa ettik, ardından da dünyada darü's-selam'ı (barış yurdu'nu) ve darü'l-insan'ı (insanlık yurdu'nu) yalnızca biz armağan ettik bütün insanlığa! Çinliler, Hintliler, Ruslar, Batılılar böyle bir dünyayı kurmayı hiç bir zaman başaramadılar.

Son söz: Ancak yeniden ümmîleşip, “vasat ümmet” noktasına ulaştığımız zaman, Müslümanca coşkunun insanlığı diriltecek ne büyük bir nimet olduğunu keşfetmek imkân dâhiline girecek. Vesselâm.

Not: Mısır'da bize rehberlik eden Enes Berber ve Elsever kardeşlerime yürek dolusu teşekkürler.

http://www.yenisafak.com/yazarlar/yusufkaplan/musluman-olma-coskusu-umm%C3%AElesme-ve-vasat-ummet-yolculugu-2026666

yorum;

Mumyacı Müslümanlar!

Müslümanlarda İslam’ı dondurmuşlar.

Mumyacıların krallarını, ilahlarını mumyaladıkları gibi.

Niyetleri elbette halis.Korumak,saygı duymak ve ölümsüzleştirmek.

Dondurulmuş İslam’ın neticesini şimdi cap canlı yaşıyoruz.Zillet ve meskenet.

Bu bir nevi Allah’ı hapsetmeye çalışmak gibi.Bu mümkün değil.

İsrailoğulları da peygamberlerini öldürmüyorlar mıydı.?

Hem peygamber olarak kabul et hem öldür bu nasıl bir ruh halidir acaba?

Allahu tealayı kainatın haliki ve rabbi kabul edip O’nu hayata karıştırmamak gibi bir şey.

Yazarımız Yusuf Kaplan diyor ki;İslam dünyası diye bir şey yok.

İslam Müslümanların büyük çoğunluğu için ihtiyaç

halinde giydiği bir elbise veya  insanlığa diriliş neşvesi veremiyen bir ceset.

Oysaki on yıllardır koca koca alimler,teşkilatlar,cemaatller çalışıp durmuşlardı.

Bunlar nereye gitti peki.

 

İslam mı İslam değil Müslümanlar mı Müslüman değil?

Hayır esas beyinler donmuş,paslanmış,mumyalanmış.

Bunu da ancak beyni paslanmıyan,donmayan peygamber

varisi alimler düzeltebilir.

Demek ki bunlar az bunların sayısı süratle çoğaltılmalı.

İşte Akevler 50 yıl önce bu durumu görmüş ve çalışmaya başlamış.

Bütün yollar ve çözümler Adil Düzen çalışmalarına ve çalışanlarına

atılıp birlikte çalışmaya  çıkıyor.

Buyurun Yusuf hocam ve bende Müslümanım diyenler

Çalışanlarımızın ve çalışmalarımızın bereketi için…

 

 

 

 

 

 

 

Ali Bülent Dilek






Sayı: 348 | Tarih: 14.02.2016
Ergün Diler
100.yıl
Çözüm yerinden yönetim
1148 Okunma
Süleyman Karagülle
Ahmet Hakan
PYD üzerinden CHP’ye vurmak
Biz haklıymışız
1116 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Yusuf Kaplan
Müslüman olma coşkusu, ümmîleşme ve “vasat ümmet” yolcu
Mumyacı Müslümanlar!
1061 Okunma
Ali Bülent Dilek
Mehmet Barlas
İktidara karşı olmak terörü desteklemeye gerekçe olabil
İlahi adalet
1043 Okunma
Tayibet Erzen


© 2024 - Akevler