16.04.2015

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun açıkladığı "Yeni Türkiye Sözleşmesi"nin maddeleri arasında partili partisiz tüm yurttaşların "Evet" demesi gerekenler var... Keşke CHP'nin reklamcıları bu maddelere de alkış tutulan filmler yapabilseler... Belki de Davutoğlu bu metni noterde tescil ettirmediği için, bazıları bunu görmezden gelecektir.
Bu maddelerden bazılarını, gözden kaçırmış olanlar için hatırlatayım:
 Etnik, dini, mezhebi ve bölgesel zenginliğimiz, kadim ortak geçmişimizin güzel yansımalarıdır ve vatanımızın asli sahipleri ve devletimizin eşit vatandaşları olduğumuz gerçeğinin en güçlü dayanaklarıdır.

Onurlu bir hayat
 İnsan onuruna yakışır bir kültürel ve ekonomik gelişmişlik seviyesine sahip olmak 'insanı yaşatmak' idealinin ayrılmaz unsurudur ve devletin asli sorumluluğu vatandaşlarının onurlu bir hayat sürmelerine zemin oluşturacak siyasi, kültürel ve ekonomik şartları sağlamaktır.
 Özgürlük, eşitlik ve adalet değerleri üzerine inşa edilecek yeni anayasal düzenimizin en temel ilkesi, ahlaki referansı ve ruhu insan onuru olacaktır.
 İnsan onuru ancak ve ancak insanın tercih ve irade gücünü yansıtan özgürlükler ile hayat bulabileceğinden, yeni anayasal düzenimizin odağında insan hak ve özgürlükleri yer alacaktır.

Egemenlik milletin

Tamamı için http://www.sabah.com.tr/yazarlar/barlas/2015/04/16/bu-hedeflerin-alkislanmasi-gerekir

Yorum:

Yeni Anayasa, yine Anayasa

Bir şeylerin yolunda gitmediğini bilmek, sorunu çözmek için en iyi başlangıçtır. Malum, ülkede anayasal kriz var, işler yürümüyor. Bu, herkesin fark edeceği kadar açık bir boyuta ulaştı. Hükümet de bunu fark etmiş olacak ki, kati bir anayasal değişimden bahsediyor.

Bundan sonra olacakları ben size anlatayım; çok büyük bir sürpriz olmazsa AK Parti 7 Haziran genel seçimlerinden lider parti olarak çıkacak. Yeni anayasa için kollar sıvanacak ve hemen tez elden bir komisyon oluşturulacak. Bu komisyonda kimlerin yer alacağı ise çok önceden belirlenmiş olacak. Kariyer sahibi, uzuuun ünvanlara sahip akademisyenler başı çekecek, etnik kaygılar kapıya dayandığından Kürt, Ermeni diğer ırklardan da birileri buna dahil edilecek, sanat camiasını es geçmek olmaz ne de olsa onlar halkın sesidir felsefesiyle onlar da alınacak, halkın kendisinin de yer alması lazım hem yaş da önemli değil sokaktan geçen adama anayasa hazırlatabilecek kadar cesarete sahibiz nasıl olsa. Bu toplama kadrodan büyük işler beklenecek. “Öncekiler gibi kopyala-yapıştır olmasın lütfen” denecek.

Kadro bu kadar zengin(!) olunca sanılacak ki, doğruya ulaşılacak. Ne var ki, doğruluk ilimden geçer. Bu iş; ehil işi, iktidarın keyfine göre yapılamaz.

Böyle yapılacağına herkese açık bir çalışma da ilan edilebilir. Projesi olanlar, taslağı olanlar başvururlar ve bu çalışma değerlendirilir. Uygunsa ne ala, değilse başka projelere geçilir. O bile yapılmıyor. Her söze kulak verilmiyor, kaldı ki bizim çözüme yönelik teklifimiz Kuran ile delillendirilen ‘Adil Düzen’e Göre İnsanlık Anayasası’dır. Referansı ise, tartışmasız tek hatasız kaynak olan Kuran’dır. Anayasamızın metni eski de olsa, delillendirmesi yenidir, eleştiriye de uygulamaya da açıktır. Biz; işimiz olan çalışmayı yaptık, takdir Rabbim’den.