Pişmanlıklar fayda etmeyecek...
1069 Okunma, 2 Yorum
Hüseyin Gülerce - Zaman
Zafer Kafkas

Hükümet-cemaat geriliminin varacağı yer belirsizdir Başbakan Erdoğan, bütün seçim stratejisini Pensilvanya üzerinden yürütüyor. Paralel yapı”dan intikam alma hesapları, seçim meydanlarında anlatılıyor. AK Parti kazanırsa, seçim sonuçlarını, Hizmet Hareketi üzerine yapılacak hamle için, seçmenden onay aldık diye izah edecek.

 

İddia olunan büyük yolsuzluk ve rüşvet operasyonunun akıbeti belirsizdir. Seçim sonrasında bu iddiaların üzerine ciddi ve adil biçimde gidilemezse, AK Parti ummadığı yaralar alabilir. Çünkü bu çapta iddiaların unutturulması, üstünün örtülmesi söz konusu olamaz.

 

Ağustostaki cumhurbaşkanlığı seçimi belirsizdir Sayın Erdoğan’ın adaylığı belirsizdir. Bu seçim öncesinde Türkiyedeki dengelerin nasıl oluşacağı belirsizdir.

 

Yorum:

 

Çatışma Düzeni

 

Seçimlerin yaklaştığı şu günlerde projelerin tartışıldığı, projeler üzerinden propagandaların yapıldığı bir seçim arefesi normal olandır, lakin ülkemiz her zamanki gibi çatışmalar üzerinden, ayrışmalar üzerinden seçimlere gidiyor. İnsanlarımız bu çatışma üzerinden tercihe zorlanıyor, tercihe mecbur bırakılıyor.

 

Halkımızın tercihlerini bu şekilde kullanmaları bizim ülkemiz için normal gözükmekte.Çünkü sürekli korku halindeyiz, devlete ait hiçbir kuruma güvenimiz yok. Halkın kendini güvende hissetmesini sağlayacak kurumların hepsi siyasete bağımlı olduğundan halk da kendine yakın gördüğü, kendi düşünce ve hayat tarzını koruyacak siyasi iradenin hakim olması için neler olduğuna, kimin ne yaptığına bakmamakta ve tercihini bu doğrultuda yapmaktadır.

 

Bu şekilde çatışmadan beslenen bir düzen içerisinde huzur ve barış ortamının tesisi mümkün değil, her an herkes, her grup birbiri ile çatıştırılabilecek haldeler. Düzen değişmediği müddetçe bugünden sonra da dengeler bunun üzerine kurulacak, bugün korkularla yaşayan yarın korkuların sebebi olacaktır.  

 

Çözüm var lakin kulak asan yok.

 

 

Zafer Kafkas


YorumcuYorum
Ilker Ardic
19.03.2014
15:28

Yıllar boyu Darbelerden muzdarip olmuş bir Halk bu yeni olaylar karşısında defansa geçmiştir. Başabakan bu olay ı iyi Analiz etmiş ve Seçim Propogandasının merkezine oturtmuştur ve bir Siyasetçi olarak da haklıdır.Burada Cemaatin üst düzey unsurları kendine gelip oylar CHP ye diyerek olayı Alevlendirmek yerine bir çıkar yol aramalıdır yoksa Seçimlerden sonra Başbakan Cemaati Tesbih gibi dizecektir ve hesabı ağır soracaktır.Tabiki bu şimdiki düzen içindir Yorumda da yazdığı gibi asıl mesele Düzendir ve Düzen değişmedikçe olaylar böyle sürüp gidecektir.

Zafer Kafkas
20.03.2014
12:36

Olaya başka bir bakış daha var, bu da dikkatlerden kaçmamalı,

Üstadın yazısından bir bölüm: Kardeşlerime bir şey hatırlatmak isterim. Sömürü sermeyesi onları birbirleriyle çatıştırarak AK Parti’yi yıkmak, Cemaati (Hizmeti) dağıtmak için atağa geçmiştir. Erbakan’ı yıkmak için sermaye bunları büyüttü. Görevleri bittiği için şimdi de bunları yıkmak için kolları sıvamıştır. AK Parti işbirlikçi parti değildir ama bundan sonra planlanan parti işbirlikçi parti olacaktır. Yalnız AK Parti’yi, yalnız Cemaati değil, sermaye asıl düşmanı olduğu orduyu yıkma hedefindedir.

Aynı minvalde Ali Bulaç'ın bugünkü yazısından: Taktik basit: Önce sarı inek, sonra beyaz, sonra siyah inek yenecek. 2002’de başlayan vesayeti ortadan kaldırma süreci şimdi tersine dönmektedir, kendisine “kumpas” kurulduğu öne sürülen o bildik bürokratik merkez büyük bir ustalıkla dinî grupların, cemaatlerin tümüne karşı kumpas kurmaktadır. Önce Hizmet, arkasından AK Parti ve diğer cemaatler! Bundan en ufak şüpheniz olmasın.” Olayların seyri hızlandıkça vehim görmediğim ortaya çıkıyor. 6 yıldır Silivri Cezaevi’nde tutuklu bulunan Durmuş Ali Özoğlu ‘uzun tutukluğu 5 yılla sınırlayan düzenleme’den yararlanıp salıverildiğinde şu açıklamayı yaptı: “Bundan sonra iktidar istediği gibi at koşturamayacak. Vatan hainlerine bu ülkede yer olmayacak.” -devamında, :Yeni durumda dindar grupların kamuda etkin olmalarına da göz yumulamazdı, bunların Hizmet’ten başlanarak sistem içinde etkisizleştirilmesi gerekirdi. Üzerinde uzun uzadıya çalışılmış bir plan dahilinde eyleme geçildi. Uçak türbülansta, üç ağırlık (Hizmet, hükümet, diğer cemaatler) atılmadıkça uçak türbülansta tutulacak. Büyük bir gaflet içinde içeridekiler birbirini suçluyor, ellerine ne geçirirlerse birbirlerine fırlatıyorlar. Herkes yere çakıldığında iş işten geçmiş olacak. Belki saçımızı başımızı yolmamıza fırsat kalmayacak.

--Başbakan cemaati tespih gibi dizerken farkında olmadan kendisine yaptırılmak isteneni de yapmış olabilir. Çok iyi değerlendirilmesi gereken konular..





Sayı: 248 | Tarih: 16.03.2014
Yusuf Kaplan
Kutuplaşma değil kucaklaşma zamanı!
Tevatür ve mütevatir
1242 Okunma
Ali Bülent Dilek
Ahmet Hakan
Normal/Anormal
Safmışız, safmışız
1107 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Hüseyin Gülerce
Pişmanlıklar fayda etmeyecek...
Çatışma Düzeni
1069 Okunma
2 Yorum
Zafer Kafkas
Mehmet Barlas
İktidar alternatifi bir parti çıkınca sular durul
Yeni bir parti sorunu çözer mi?
1038 Okunma
Tayibet Erzen
Mahir Kaynak
Sohbet
AKEVLERİN ZAFERİ
1023 Okunma
3 Yorum
Süleyman Karagülle